'Biz' diyen kazandı
Galatasaray, sezon başından beri 'Biz' diye düşünemediği için takım olamıyor, istikrarı yakalayamıyor. Bu tutarsızlık ve ritm bozukluğu geriye düşülen maçlarda geri dönüşleri önlüyor. Oyuncuların akıl yolu kapalı olduğundan rakibin üzerine bilerek değil, şuursuzca gidiyorlar. Fizik kalitesinin yetersiz oluşu da rakiple boğuşmaya izin vermiyor.
Haklı bir galibiyet alan Karabük, Galatasaray'ın kaybettiği maçlarda rakiplerinin sergilediği 'kompakt' oyunun benzerini sahaya yansıttı. Ahmet İlhan ve Lua Lua gibi hücuma dikine çabuk çıkan oyuncularıyla Galatasaray'ı alt etti. Cris-Dany ikilisinin önünde mükemmel duvar olan Mehmet Yıldız gibi bir oyuncu Galatasaray'da yok.
Elmander-Burak-Umut'la ancak kontratak futbolu oynayabilirsiniz.
Galatasaray'da rakiplerin analizini kim, nasıl yapıyor merak ediyorum. Ordu, Mersin, Gençlerbirliği ve Braga aynı oyun anlayışıyla Galatasaray'dan puan ve puanlar aldı.
Adaletsizlik oluyor!
Galatasaray bu sezon tek doğru futbolu Belediye'ye karşı kompakt oynadı ve rakibini yendi.
Fatih Hoca adaletlidir. Galatasaray'da bazı isimlerin artık kulübeyi tatması gerekiyor.
Eğer Dany bu kadar hata yapıyorsa, Cris kaçırdığı adama yetişemiyorsa Semih'in oynamaması, hatta Gökhan Zan'ın 18'e bile alınmaması adaletsizlik oluyor. İlk yazdığım grup kötü oynasalar da 'vazgeçilmez' muamelesi görüyor. Galatasaray'ın savunmasının yabancılara teslim olması Terim'in elini kolunu bağlıyor. İyi oynarken Melo gereksiz yere çıkıyor.
Haftalardır alkışlanan Riera kontenjan doluluğundan oyuna giremiyor. Burak'a attırdığı golde verdiği pasın şiddetini iyi ayarlayan Hamit'in yerine bakarsak göbekte oynaması daha doğru olur. Hatırlatayım; Hamit'in futbolda parladığı konum forvet arkasıdır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.