Kazananlar başka
Cumartesi günü Radyospor'da Fotomaç İddaalıyız kuşağımızda, Galatasaray- Fenerbahçe maçı ile ilgili yorum isteyen okuyucu ve dinleyicilerimize "Galatasaray bir sonraki iç saha maçını seyircisiz oynar" şeklinde iddialı bir yorum yapmıştım. Bu yorumu yapmamdaki neden de Galatasaray seyircisinin özellikle son yıllarda sürekli yozlaşan, takımına destek olmaktan çok, aldırdığı para ve saha kapatma cezaları ile köstek olan bir görüntü vermesiydi. Galatasaray seyircisi ilk yarıda olayın ciddiyetini kavramış bir görüntü verdi ve fazla taşkınlık yapmadı. Emre'ye gösterilen tepkiler ölçülüydü. Fakat ikinci yarı Emre, köşe vuruşu kullanırken maalesef yine aşırıya kaçıldı. Son anlarda ise futbolcuların da katkısı ile iş yine zıvanadan çıktı. Bizler seyirciyi suçlarken bu defa Milli Takım'da arkadaşlar dediğimiz bir çok futbolcu da birbirine girdi. Çok yazık. Bülent Korkmaz'ın Lincoln sendromu bu karşılaşmada da sürdü. Galatasaray teknik direktörünün, tek vuruş özelliğinden başka hiçbir futbolculuk yeteneği olmayan ve bu sezon tek gol dahi atamamış, formsuz Ümit Karan ile maça başlaması anlaşılmazdı.
PAF takımını çalıştırabilir
Nitekim Ümit Karan hiçbir varlık gösteremezken baskılı oynayan sarı-kırmızılılarda Lincoln'ün yaratıcılığı iş yapabilirdi. Korkmaz'ın inadı 2. yarıda da devam etti ve Lincoln sahada yoktu. 57'de oyuna girdiğinde ise o saatten sonra ne fayda beklenebilirdi ki? Özellikle Nonda'nın uzatma dakikaların oyuna alınması tam bir komediydi. Bu Bülent Korkmaz ancak Galatasaray PAF Takımı'nı çalıştırabilecek düzeyde. Kusura bakmasın. İkinci yarı alışıldığı şekilde fizik düşüş yaşayan Galatasaray, doğal olarak oyundan giderek düştü ve etkisini yitirdi. Fenerbahçe de fazla etkili olamayınca derbinin galibi sahada olmayan Sivas ve Beşiktaş oldu. Kaybedenler ise hem sportif açıdan, hem de ahlaki açıdan sahadaki iki büyük kulüp oldu.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.