Bayramlık
Bayramlık izler yıldızların altında kutlardık bayramları.
Kağıt gemilerle yollardık tebrik kartlarını.
İçi lokumlu mendillerin aslında alın terini silmek için verildiğini bilirdik.
Hiçbir yere sığdıramazdık hayallerimizi. Hayallerimiz de bizi yere göğe sığdıramazdı zaten!
***
Önce gönül kapıları kapandı.
Sonra komşu pencereler ve sonra her şey. Eski güzellikler uygunsuz adımlarla ülkemizi terk etti.
Kötülüğün gözleri döndü rüzgar tersine döndü. Para sokaklardaki çocukların oyunlarını böldü.
Para büyüklerin öznesi olduktan sonra insanlık da öldü düşler de.
Şimdi kötülere alkış tutarken yüzüne renk gelenler, katledilmesine izin verdikleri değerlerin kaç çocuğun ölümüne denk geldiğini de hesaplasınlar!
Çocukların başına ne geliyorsa gözleri paradan başka bir şey görmeyen insanlardan geliyor!
O yüzden bayramlar bile gelmeden gidiyor artık!
***
Para bir insanın başını önüne düşürüyorsa aşağılık bir güçtür.
Para elini değdiği insanın başını döndürüyorsa ahlaksız bir güçtür.
Büyürken bile alçakgönüllü olabilmektir insanlık.
Bizim bayramlarımızda bulutlar eğilir çocukların gözlerinden öperdi.
Büyüklük çocuklara tepeden bakmak değildir çünkü!
***
Futbol çocukların bayramıdır.
Bayramlar da çocukların yarım kalmış öyküsü.
O yüzden ne zaman bayram gelse çocukların kaybolan sevinçlerini hatırlarım.
Futbolun yok edilen asaletini.
Çocukluğumuzun para geçmeyen güzelliklerini şimdiki çocuklara gösteremediğimiz için hüzünlenirim.
Ve bayram günlerinde de olsa geçmişin o yürekli insanlarından bahsetmeyi boynumun borcu sayarım.
Bilirim ki onlar her bayram çocukları ziyaret eder zarafet sergisinde.
Metin Oktay, Baba Hakkı, Lefter.
Göğsünden karanfil eksilmeyen Karıncaezmez Şevki.
Yerde bulduğumuz sayfaları çömelerek okuduğumuz gazeteler Göztepe'nin Fuar Şehirleri Kupası'ndaki zaferi kadar, keman ustası Suna Kan'ı, piyano sihirbazı İdil Biret'i de yazardı.
İnsana saygı bütün rütbelerin üzerindeydi çünkü!
***
O zamanlar ayrı tribünlerdeki insanların gölgesi bile diğerine konfeti olurdu.
Şimdi nefreti su gibi içen insanlar gitgide çoğalıyorsa.
Çirkinliğin her sözü can buluyor da insanlık para ve çıkar uğruna can veriyorsa... Ve her bayramda bir düğme daha eksiliyorsa saygının ceketinden...
Yazdıklarımızın bir hükmü olur mu?
"Vicdan azabının yerini kötülüğün gazabı aldı" desek.
Hakemlerin teknolojinin VAR ettiklerini inkar edip YOK edilen adaletin MR'ını çektiklerini söylesek ne yazar!
Sistem tıkır tıkır işlerken!
***
İnsanların bayram dedikleri tatilden ibaret! Şekerler eski şeker değil çiçekler eski çiçek değil.
Çocuklar da eski çocuklar değil.
Geçmişi şekillendiremeyiz geleceğe bakmalıyız.
Ama gelecek kötü bakıyor bizlere!
O yüzden şimdiki zamanın içinde demode kaldığım için, geçmişin patikasında yürümeyi seçiyorum bu bayramda da!
Bu şarkıyı çocukluğumda da çok severdim. "Dil şad olacak diye kaç yıl avuttu felek!" B hakki.yalçin@fotomac
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.