İki özel adam

Aşk bu; inanırsan merdivenini uzatır gökyüzüne.
Gökyüzü de yıldızlarını uzatır alınteri meydanına ve o yıldızları onurlu formalara ilikler.
Bir kez daha gördük ki, siyah ile beyaz kendini şampiyonlukla tanımlar.
O yüzden Beşiktaş'ın 3 yıldızlı görkemli şampiyonluğunu kutlayalım.
Doyumsuz kutlamayı da hafta sonu festivalinde Beşiktaş taraftarlarına bırakalım.

***

Sezonun iki özel adamı var. Biri Şenol Güneş, diğeri Abdullah Avcı.
Şenol Güneş; Beşiktaşlı çocuklara güneşi öptüren adam. Futbolcunun sadece yeteneklerini yönetmiyor.
İnsani değerlerine de yön veriyor.
Söndürülmüş ateşleri yakmak deniyor buna. Ya da ölüyü diriltmek!
O yüzden şampiyonluğun koordinatları onun kalbindedir! Onun kalbi de pırlanta değerindedir.

***

Şenol Güneş'in milli takım reçetesinde adının yazılması sebepsiz değildir.
Hafta içinde hakkında milli takım söylentileri çıktıysa, Şenol Güneş milli takımı da anasının ak sütü gibi helal ettiği içindir.
Beşiktaş'a saygısızlık için değil.
O Şenol Güneş ki, Milli Takım'ın dünya üçüncüğülünden kazandığı madalyayı malzemeciye armağan edecek kadar yürek bonkorü.
O Şenol Güneş ki, Avrupa üçüncüğünü dile dolayanları, tarihe geçmiş en büyük başarısıyla tekzip eden tarihin efendisi.
Bizim gibi ülkelerde medyanın suç ortağı olanlara her türlü sahte paye yükleniyorsa, bizler de Şenol Güneş gibilerine gönlümüzün madalyasını takalım. Çünkü insanın gerçek üniforması emektir.
Şenol Güneş'i adıyla çağırın duyar.
İmparatorluk, krallık gibi terimler ona uymaz!
O yüzden onu her zaman bir kütüphane önünde hayal ediyorum.
Elinde kupayla tarihi başarıların orta yerinde ayakta alkışlanırken.

***

Abdullah Avcı; sezonun diğer mücevheri.
Kariyerini önce adamlıkla, sonra futbol bilgisiyle yapan onurlu adam.
Abdullah Avcı'nın Türk futbolunun sözlüğündeki karşılığı: futbol şövalyesi.
Saha içindeki usta dokunuşlarla bir anda maçın seyrini değiştiren fikir işçisi.
Bir sezonda bütün takımları dize getiren başka takım yoksa, bu başarı ondaki sihirli gücün yansımasıdır.
Emeğin de bir yol haritası vardır.
O Abdullah Avcı, kansızlıkla haplananlar tarafından milli takımda kurban edilmek istendi. Ama şeytani organizasyonda yediği darbeler onun güçlenmesini şekillendirdi.
Verdiği emekle, bilgisiyle taraflı tarafsız gönüllere heykelini diktirdi.
Şimdi bağıra çağıra Şampiyonlar Ligi marşını söylüyor.

***

Kabadayıların ve başkanlara biat eden kişiliksiz adamların hüküm sürdüğü futbol aleminde...
Abdullah Avcı'yı sevda filmi çeken ve Oscar ödülüne koşan hümanist bir yönetmen olarak hayal ediyorum.
İnsanlığı, kültürü ve zarafetiyle sezonun ikinci madalyasını da göğsüne takarak!

***

Futbol bir şölendir, teknik adamlık da o şöleni renklendiren sihirbazlardır.
Bizler başarı olduklarında bile alçakgönüllü tavrını elden bırakmayan asil adamları sevdik.
Serveti onuruyla ölçülenleri.
İnsanlıktan umudumuzu kesmememiz gerektiğini öğretenleri.
Şenol Güneş ve Abdullah Avcı gibi özel adamları.