İlk yarı sonu

Ligin ilk yarısını bitirdik.
Stadı bile olmayan Beşiktaş'ın elindeki kısıtlı kadroyla ligi lider bitirmesi büyük başarıdır.
Yokluğun hacmi onları ürkütmedi, daha bir kenetledi.
Takımda koro iktidarı var.
Şenol Güneş fındık kabuğundan gemiler üretti.
Ve harika biçimde yüzdürdü.
Tebrikleri kabul edebilir.

***
Yalnız bir gerçeği inkar etmeyelim.
Beşiktaş bu ligde herkesi yenebilir.
Ama her takım da Beşiktaş'ı yenebilir.
O kırılgan yanını onarmazsa, ikinci yarıda beklenmedik kayıplar oluşabilir.
Futbolda ilk yarıyı nasıl bitirdiğin kadar. Ligin sonunu nasıl bitireceğin önemlidir.
Çünkü en güzel biçimde ligin sonu açıklar gerçeği.

***
Fenerbahçe elindeki görkemli kadroyla uzak ara lider olması gereken takımdı.
Bir sistem kayması yaşadı.
Sonrasında Pereira "atölye ruhunu" keşfetti.
Savunmanın maçı kilitleme kuvvetine, saldırı gücünü monte etti.
Ve ligin son haftalarındaki sistem devriminin karşılığında, pozisyon zenginliği yaşayan bir Fenerbahçe çıktı sahneye.
Bu takım içindeki davayı düşürmez.
Ayrıca bir takıma karşı çok şey demek olan Van Persie, hala sihrini kaybetmemiş sihirbaz gibi.
Ondaki yetenek kendisine verilen ödülse.
O ödülü Van Persie ikinci yarıda takımına verecektir.
Kimse kusuruma bakmasın Fenerbahçe şampiyonluğun en kuvvetli adayı.

**
Galatasaray sefalete trompet çalıyor.
Mustafa Denizli yapısı gereği takımı ayaklandırmak için, iddialı söylemleri eksik etmiyor ama takımın içinde değerleri öğütmek üzerine kurulu bir sistem varken.
Bu takımın aradaki puan farkını kapatması için önce takım ruhuna sahip olması gerekiyor ki...
Takım içinde takım olanlara kapılar kapanmadan bu mümkün değil.
Su alan geminin içindeki her mürettebat aynı davanın işçisi değil çünkü.

***
Ligin ilk yarısından kalan en önemli gerçek yerli teknik adamların başarısıdır. Onlar futbol eserleri.
Abdullah Avcı; romantik usta.
Siyah beyaz fotoğrafların içinde duran centilmen.
Bir sözcükten futbol sözlüğü çıkaran hüner de onda mevcut.
Eldeki kısıtlı kadrodan görkemli bir futbol takımı üretecek bilgi ve sevgi de.
Cihat Arslan; ligin yumuşak karnı gibi görünen bir takımı "kayaya" dönüştüren özel adam.
Akhisar ligin en realist takımlarından biriyse.
Yabancı teknik adamlarda bulamadıklarımızı Cihat Arslan'da bulduğumuz içindir.
Ve Rıza Çalımbay.
Kasımpaşa'daki hasarı onarmakta zorlanmadığı gibi, futbolu seslendiren bir takım yarattı.
Suskunluğu giyinen zarif adam.
Bir o kadar işçi, bir o kadar yürekli.

***
Ligin ilk yarısından kalan en anlamlı gerçek nedir diye sorarsanız.
Hata yaptığı için özür dileyen bir hakemi bile bağışlayamadığımız zalimlik derim!
Başkaları için işlenen cinayetleri kendilerine cennet belleyenler ülkesinde!