24 Şubat 2010 | Çarşamba

Ateşli hasta

Bursaspor karşısında ilk yarıda futbol oynayıp, ikinci yarıda hafızası silinen bir takımın, liderlikle akdini bozması sebepsiz değildir. Kan ter içinde başladığı yolculuğu, yürüyerek tamamlayan Fenerbahçe, "Fikstür avantajı" masalıyla hastalanmış bir takımdır. Ateşli hastaya su verilmez. Eleştirerek akıl verilir. Bu takım gerçekleri, yalan övgülerden çok sevseydi, bugün hayal ettiği yerde olurdu zatan. Hâlâ göremiyor olabilirler ama... Bazı futbolcuların tuzu da kuru... Formaları da...

* * *
Bursaspor maçında Daum'a baktım. Aziz Yıldırım'ın küçük hedeflerinin küçük adamına! Fenerbahçe'yi Türkiye'de şampiyon yapmak için özel olarak getirilen başı dumanlı adama! Taraftarın "Semih" tezahüratına gösterdiği tepkiyi, "Bizi yenin" diye bas bas bağıran takımına göstermedi. Bu takım hâlâ ligin ikinci sırasında oturuyorsa, Alex'in kazandırdıkları sayesindedir. Daum'un değil. O yüzden Daum'un günahlarına arka çıkanlar, şimdi öne çıksın! Aziz Yıldırım mesela...

* * *
Bursaspor, İstanbul'da bir zafer meşalesini daha yakarken, yeşil-beyazlılar, hedefte tek yürek, kavgada çok yürektiler. Ertuğrul Sağlam'a baktım. Buzulları parçalayan ateşli mücadelenin komutanına. İstanbul derbilerinde, yenik durumdayken galibiyet atomunu bulan futbol alimine. Fenerbahçe'nin 2 farklı galibiyetinin şifresini kırarken, maçın sonunda gurur anıtı gibi duruyordu. Böyle bir adama ömrünü emanet edersin. Gözün arkada kalmaz!

* * *
Özellikle belirtmeliyim. Bursaspor'un galibiyeti, Fenerbahçe ile oynadıkları kupa maçlarında kendilerine yapılan hakem adaletsizliklerine de atılmış tokattır. Ve sadece Fenerbahçe'yi değil, maçın ikinci yarısında Ozan İpek'e yapılan penaltıyı vermeyen hakem Bülent Yıldırım'ı da yenmektir.

* * *
Bilica'ya baktım... Patlak arka lastik. Yanlış hamlelerin hırpanisi. Ülkenin en zalim ve sevimsiz oyuncusu. Fenerbahçe'nin sırtındaki "çıban!" Her hafta pozisyon ishalinde. Ligin ikinci yarısındaki maçları büyüteç altına alınsa, çoktan sahanın kenarına alınması gerekirdi.

* * *
Güiza'ya baktım... Kendine krallık arayan, bütün zamanların en pahalı beceriksizi. Pozisyon çöplüğündeki berbat nöbetçi. Güiza'yı kazanmak için, Fenerbahçe'yi kayıplar sokağına itenler, Bursaspor yenilgisinin sebeplerini araştırırken, kendilerini de suçlular listesine dahil etsinler. Güiza'nın gözünün yaşlanmasına gelince. Bu beyefendi, Fenerbahçe forvetindeki sahipsiz boşluğu, gözündeki yaşlarla dolduramaz. Bunu öğrenmesi gerek.

* * *
Bu takım, içine çöreklenen kayıpların önünü almak istiyorsa. Meseleye Daum'dan başlamalı. Çünkü bundan sonrası, telafisi imkansız kayıplar olacaktır. Ve kaybedecek bir şeyi kalmayanlara kalan tek şey. Kendini kazanmaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor