Hesap şaştı

Yeni yönetimin ilk, yılın son maçı olması dışında bir özellik arz etmedi dünkü randevu.
Çok zorlu ve konsantrasyon isteyen lig mücadelesinin ardından böyle maçlara yoğunlaşmak zordur elbette.
Tüm yabancıların "Marry Christmas" mesajıyla memleketlerine yollandığı bir takımın fazla mesai memuru yerlilerinin orijinal kapasitelerinin altına düşmesi de normaldir. Gaziantep Büyükşehir Belediyespor dün akşam aldığı bir puanla gruptan çıkan ilk takım oldu herhalde.
İyi oynadı, güçlü rakibi farkı ikiye çıkarmayı pek düşünmedikçe umutlandı ve fırsatı tepmedi.
Geçen yılın kupa galibi Trabzonspor ise önceki birkaç sezon gibi gruptan çıkamama yolunda ilk adımını attı.
Beşiktaş maçının ligdeki Kadıköy deplasmanından hemen öncesine denk geleceğini de düşünürsek...
Maçın en ilginç yanı, Trabzonspor'un 1974 Hollanda'sının "Total Futbol" anlayışı gibi dönmeli bir saha dizilişi sergilemesiydi.
Sağ bekte Mustafa, Serkan, Barış; sol bekte ise Egemen ve Ferhat dönüşümdeydi.
Savunmanın ortası da bir Giray-Egemen, bir Giray-Mustafa şeklinde oluştu.
Serkan sağ kanat ve orta sahada boy gösterirken, Ferhat ve Egemen'in hücum oyuncusu olduğu dakikalar vardı.
Lâkin sonuçta pek bir şey yoktu.

Orta sahaya transfer gerek
Uzun zaman sonra şans bulan Sezer Badur'da idi gözümüz. Selçuk İnan gibi bir ustanın yanında çok şey yapacak yeteneklere sahip bu oyuncunun yine beklenenin altında kalması üzücüydü.
Oysa, biraz çalışsa, hem kendine hem de takımına o kadar faydası olabilir ki iyi bir Sezer'in.
Hiç değilse, yeri garanti olan Selçuk'un yarısı kadar koşabilseydi.
Diğer alternatif oyuncu Barış ise ne yazık ki temek futbol bilgisi açısından çok eksik. Ancak daha arzulu ve disiplinli. Her iki isim de ligin ikinci yarısında katkı sağlayamayacağına göre orta sahaya transfer ısrarımız sürecek.