Buzda dans

Buz tutan zemin, siyah çizgilerin üstünü örtecek kadar yağmaya devam eden kar İnönü'de futbol oynamayı zorlaştıracak yoğunluktaydı. Sürekli yön değiştiren soğuk yüklü rüzgâr özellikle futbolcular için maçı çekilmez hale getirecek boyuttaydı. Dün İnönü'deki bu hava Kayseri deplasmanındaki saha ve hava şartlarından kat kat daha zordu. Ancak buna karşın maçı kazanan siyah-beyazlı oyuncularda izleyenlerin içini ısıtan bir hırs ve enerji vardı. Kayseri'de olmayan bu sinerji dün zor şartlara rağmen galibiyeti getirdi. Haftayı Levent Erdoğan'ın 'Kız gibi oynadılar' tartışmasıyla geçirmiştik. Erdoğan'ın teşbih sanatını kullanarak yaptığı bu benzetmenin kendisine-taraf ya da karşıt bulduğunu gördük. Sebebine 'Erdoğan'ın açıklamalarına tepki' deyin, ya da Ertuğrul Sağlam ve Sinan Engin'in motivasyonu ile açıklayın ama futbolcuların hırsının artığını ve farklı oynadığının altını çizelim. Bu maçı 2-0'a getiren futbolcular bu skorun rehavetine kapılınca az kalsın tarihi bir ders daha alıyordu. Ancak takımını kurtaran 2. kaptan Toroman'ın nezdinde takımın 2-2'de çıkarması bu ateşin bir yansımasıydı. Gordon'dan iyi sinyaller aldım. Son anlarda takım olarak dağılsalar da sağlıklı bir analizde bulunmak için birkaç maç daha görmek gerek. Ancak dün sağda oynamasına rağmen hırsı, futbolu ve attığı golle İbrahim Toraman'ı daha çok beğendim.

Örnek davranış
Maçta tempolu oyunun yanı sıra futbol adına 2 şey daha bende hoş duygular bıraktı. Maçın başında Ertuğrul Sağlam'ın eldivenli Holosko'nun çözülen ayakkabı bağlarını bağlaması. Bu tablo bana Lucescu'nun terli terli röportaj yapan futbolcusunun üzerine paltosunu vermesini hatırlattı. Emre'nin ayakkabısını bağlayan Hagi'nin o tarihi fotoğrafına aldı götürdü. Kim ne derse desin Sağlam dün de olduğu gibi bütün tribünlerin tam desteği bu değerleri için de kazanıyor. Beşiktaş bu değerleriyle büyük olma özelliğini koruyor. Gazetecilere 'Pembe kazaklı' diyerek değil.