Şans bize gülmedi

Schuster takımla oynamayı seviyor. Dün Porto karşısına da 6 yerli oyuncuyla başlayarak hepimizi şaşırtmaya devam ediyor. Beşiktaş'ın savaşçı halini çok beğendim. Biraz şans, biraz da ayağa top yapmayı becerebilseler sahadaki skor daha farklı olabilirdi. En azından galibiyeti ikinci yarıda gösterdiği oyunla bence siyah-beyazlılar hak etmişti. Maçı yöneten İtalyan hakem kendisinin vermediği, yardımcısının uyarısıyla çaldığı penaltı kararı çok ağırdı. Buna rağmen bozulmayan disiplini elden bırakmayan Beşiktaş böyle oynadığı sürece taraftarının her zaman takdirini kazanacaktır. Savunmada oynayan Ersan'a bayıldım. Her hareketiyle, kademeye iyi girişiyle, kesiciliğiyle ve topu oyuna sokuşuyla mükemmeldi. Bundan sonra sanıyorum Alman teknik direktör Schuster bu oyuncudan kolay kolay vazgeçmeyecektir.

Özlenen Beşiktaş dönüyor
Beşiktaş, Porto'dan istediğini alırken "Şu oyuncu kötüydü" demek istemiyorum. Ancak Ersan'ı ve kaptan İbrahim Üzülmez'i ayrı bir kefeye koyuyorum. Kaptan Üzülmez'i izlerken inanın ben yoruldum. O hiç yorulmadı. Bir tek Tabata beni hayal kırıklığına uğrattı. Top istemezse kısmetten öte bir şey olmuyor. Önce Holosko'nun sonra da Bobo'nun direkten dönen topları Beşiktaş'a galibiyet kapılarını kapattı. Rotasyona uğrayan kadroda son haftaların şanssız kalecisi Hakan şans bulurken yine kısmetsizliğinin azizliğine uğradı. İtalyan yardımcı hakem penaltı olayındaki abartısı ile Hakan'ı günah keçisi yaptı. Sakatların iyileşerek sahada yer almasıyla son dönemlerdeki şanssızlıkların biteceğini dünkü Beşiktaş herkese gösterdi. Aurelio, Erhan dün iyileşerek yeşil sahalara döndüler. İyileşme sürecinde olan Quaresma, Ferrari, Nobre ve Sivok'un dönmesiyle özlenen Beşiktaş kısa sürede eminim geri dönecektir.