Fenerbahçe ile yollarını ayıran Vitor Pereira hafta sonunda menajeri Charles Henrotay ile Belçika'ya giderek Standard Liege'in Charleroi ile oynadığı karşılaşmayı takip etmişti. Geceyi Türkler'in oldukça yoğun bir şekilde yaşadığı Liege kentinde geçiren Portekizli teknik adam The Huggy's Bar isimli restoranda, aralarında Fenerbahçeliler'in de bulunduğu Türkler'le sohbet etti. Pereira'nın, restoranda gurbetçi Fenerbahçe taraftarları ile arasında şu diyalogların geçtiği öğrenildi. İşte o diyaloglar:
Hoca, neden kötü futbol oynattın bize?
Kötü mü oynamak. Başkan bile "Kötü oynadık" demedi. Şampiyonluğu neden kaybettiğimizi Beşiktaş'ın nasıl şampiyon olduğunu, yöneticiler bile açıkladı. Braga'ya nasıl elendiğimizi hepiniz gördünüz.
Van Persie sana ne yaptı da, ona kafayı taktın?
Onunla neden sorunum olsun. Sakatlığı var. Üst üste maç oynayamaz. Sadece bizim değil kendi doktorlarının da bu konuda raporları var. Kendisine de bakmayınca ben ne yapayım? Ona hep şans verdim. O bu şansları nasıl değerlendirdi sen de biliyorsun!
Fernandao nasıl bir futbolcu, güreşçi gibi olmuş...
Sen onun kadar yemek yesen, obez olursun. Onun bir suçu yok, 20 yaşına kadar amatör yaşamış bir adamın Fenerbahçe'de profesyonel olmasını bekledik. - Emenike ile bu iş yürür mü? - Emenike'yi geçen sezon da gördüm. "İşimize yaramaz" dedim ve gönderdim. Dubai'de tutunamadı, İngiltere'de de 3 maç bile oynamadı. Sonra "Geri gelecek" dedi başkan. Ben de yine "İşimize yaramaz" deyince, başkan, "Bu adama göre sistem bul" dedi.
3-5-2'yi nereden çıkardın?
Başkan "Çift forvet oynayacaksın" diye tutturdu. Ozan oynayacak, Salih oynayacak dedi. Gelip bana, "Ozan'ı oynatsana, genç" diyordu. Bu sezon başlarken de, "Salih'i getirdim sana Roma'dan" dedi. Hadi 4-4-2 oynayalım... Oynayalım da bana Salih ve Ozan'lı bir orta saha kurun. Her maç kaç gol yeriz biliyor musun?
Neden bir on numara aldırmadın?
"10 numara istiyorum" dedim... "Aatıf'ı aldık, gol kralı adam. Oynat işte orada" dedi başkan... 4-3-3 oynadık diyelim. İki de forvet koydum. Çılgınca hücum oynuyoruz. Salih Uçan, Ozan Tufan, Aatıf, Emenike ve Van Persie'yi sahaya sürdüm. Bir de Volkan Şen'i oynattım diyelim. Kaç gol yeriz her maç farkında mısınız?
Türkiye'ye döner misin?
Dönerim tabii neden dönmeyeyim. Haa! Takım da çalıştırırım.
Fenerbahçe'nin parasını alacak mısın?
Sana patronun işten ayrılman için baskı yapsa ne yaparsın?
İşi bırakmam, paramı vermeden ayrılmam
Ben onu yapmadım çünkü Fenerbahçe'yi seviyorum.
Başkan da seviyor. Fenerbahçe için hapis bile yattı.
Sevgisinden şüphem yok. Ama kim ne derse onu dinliyor. Bir gün geliyor; Beşiktaş gibi oynayalım. Bir gün geliyor; Hakemler bizi yaktı. Neden idman yaptırmıyorsun? Bu takım neden güçsüz? Neden defans oynuyoruz? Ozan'ı oynat... Emenike'yi getirdim... Salih yıldız... O kadar para harcadık yıldızlar aldık. Tarihin en iyi kadrosunu kurduk... Kısaca etrafındakiler başkanı aldatıyor. Kimse eleştirmiyor. Herkes kendisine en iyisini yapıyorsun diyor. Portekiz'de bir söz vardır, "İmparatorluklar kralın palyaçolarını dinlemeye başladığı anda batar".