Başakşehir "az gol" yiyen bir takım. Kontratağa çıkıp, gol yapıyor. Takım olarak Türkiye'nin en "dengeli" birkaç takımından biri.
Fenerbahçe dün gece Başakşehir'i kendi silahı ile vurdu. Tam saha pres yaptılar, Başakşehir'i rahat oynatmadılar. Yakaladıkları pozisyonları da gol yaptılar.
Yani Başakşehir nasıl oynayacaksa Fenerbahçe öyle oynadı. Bu şu demektir; "Benim bu maçı almam lazım. Rakibin ne yapacağı önemli değil. Benim ne yapacağım önemli."
Çünkü Fenerbahçe, Başakşehir'e göre daha kaliteli bir takım. Onlar kadar koşarlarsa aradaki fark meydana çıkacaktı ve onlar kadar mücadele ederek, koştular maçı da kazandılar.
Seyirci tatmin oldu mu? Hayır!
Taktik olarak bence Fenerbahçe doğru oynadı. Peki oyunun üzerini süsleyebildiler mi? Hayır! İlla süslemek şart mı? Gene hayır! Ne lazımsa onu almak lazım lig mücadelesinde.
Ve Fenerbahçeli futbolcular son derece doğru işler yaparak devre arasına girdiler.
Eğer takım olacaksan tek beyinden düşüneceksin. Hücum ederken de defans yaparken de! Başakşehir ilk yediği golde beynini tek yönde çalıştıramadı.
O beyinden ayrılan bir parça bütün takımı oyundan düşürdü ve golü yediler.
Fenerbahçe takımında sivrilen oyuncu var mı? Yok gibi. Peki vazifesini yapmayan var mı? Cevabı yok gibi değil, yok!
Başakşehir'de öne çıkan oyuncu var mı? Hiç yok! Görevini yapmayan var mı? Çok! Seyirci yine yok!
Bu neyi gösteriyor? Taraftar takımının oynadığı futboldan memnun değil. Tabii şurada bir hata yapıyorlar, Türkiye'deki futbolun kalitesi maalesef bu.
Avrupa'nın en az gol yiyen ikinci takımı İstanbul Başakşehir'e sağdan veya soldan baktığında veya yukardan aşağı, aşağıdan yukarı baktığında şekli bu! Fenerbahçe de bu.
Bundan daha fazlasını da beklemeyin.
Hani bir laf vardır "misafir umduğunu değil, bulduğunu yer" diye Türk futbolunun kalitesi de bu. İngiltere ile Almanya'yla kıyaslarsanız bir yere varamazsınız
Olacaksa böyle eniştem olmasın!
Fırat Aydınus iyi niyetli bir hakem.
Gördüğünü çalmaya çalışıyor ama fiziği buna müsait değil . Topla da futbolcuyla da çarpışıyor. Bunun yanında mesala Alper rakibine dirsek atıyor, topu kazanılyor.
Faulu de Alper kazanıyor! Dirseği yiyen, ağzından kan akan rakibi de sarı kartı yiyor! Fırat çok iyi çocuk. İyi niyetli. Hani derler ya "Kız kardeşim olsa vereyim eniştem olsun." Ama kardeşim, böyle eniştem de olmasın!