Yıldırım, TRT Türk'te katıldığı bir programda, önemli açıklamalarda bulundu. 26 Mart 2009 tarihinde Ankaragücü'nde göreve başladıklarını hatırlatan Yıldırım, ''Göreve başladığımız dönemde tüm spor kamuoyu ve taraftarımız takımın kesin olarak kümeye düştüğü inancındaydı. Futbolcuların antrenmana çıkmadıkları, paralarını alamadıkları bir dönemde ligin sonunda göreve başladık. Taraftarımız, sporcularımız ve bizler birlik içinde öncelikle bir mucize gerçekleştirdik ve bu mucizenin sonrasında ligin bitmesine 1 hafta kala, 8 haftalık bir periyot sonucunda Ankaragücü'nün ligde kalmasını sağladık'' dedi.
Sonrasında gelişen dönemde yeni sezon için çalışmalar sürerken bir genel kurul kararı aldıklarını vurgulayan Yıldırım, şunları söyledi:
''Bu kararı aldıktan sonra, kamuoyunun güçbirliği dediği bir oluşum oldu. Biz Ankaragücü'nün daha iyi olacağı, şampiyon olacağı bir yönetim önümüze konulduğunda bir Ankaragüçlü olarak bunun önünde herhangi bir engel veya başka bir beklenti olmaksızın görevimizi devrettik. Neticede 30 Ağustos tarihinde genel kurul yapıldı. Fakat daha sonra yaklaşık 2 yıl süren bir yargı süreci başladı. Öncelikle 4 aylık bir dönemde ortak bir yönetim oluştu. Bu ortak yönetimden sonra yönetim tek tarafa düştü. Yargı süreci olan 2 yılın sonunda, yapılan genel kurulun, arkasından yapılan 3 ya da 4 genel kurulun yok hükmünde olduğuna karar verildi. Bu karar verildikten sonra Ankaragücü'nün geleceği için ne yapılacağı durumu ortaya çıkınca, Ankara Valiliği'nin görüşleri doğrultusunda yönetimin, 26 Mart'ta seçilen ben ve arkadaşlarıma devredilmesi söz konusu oldu. Olayın hukuki durumu budur.''
Kendisinin ve arkadaşlarının bu göreve talip olmadığını ifade eden Cengiz Topel Yıldırım, konuşmasına şöyle devam etti:
''Bir genel kurulla bu göreve gelinmesinin doğru olduğunu düşünüyoruz. Fakat biz göreve gelmemiş olsaydık bugün Spor Toto Süper Lig 17 takımla oynanıyor olurdu ve Ankaragücü sahada olmazdı. Yapmış olduğumuz bir aylık mücadele Ankaragücü'nü sahaya çıkarttı. En büyük başarımız budur. Sahaya çıkamayacak takım İstanbul'da Beşiktaş'ı neden yenemedik diye, bu hafta Gençlerbirliği maçında neden berabere kaldık diye üzülür hale geldik. Pazar günü de Galatasaray karşısında 3 puanla tanışıp, bu üzüntüleri ortadan kaldıracağız. Genel kurul sürecine açıklık getirmek istiyorum. Ankaragücü'nün bu iki yıllık döneminde hepimiz birer hukukçu olduk. Genel kurul nasıl yapılır, genel kurulda ne yapılır, önergeler ve genel kurul ilanı nasıl verilir, emin olun bunların üzerinde bilgi ve fikir sahibi olduk. Ankaragücü mahkeme kapılarında gezmesin diye şimdi de arkadaşlarımızla bunun hazırlığını yapıyoruz.''
''GÖREVDEN KAÇMADIK, KAÇMAYIZ''
Cengiz Topel Yıldırım, ekim ayı bitmeden genel kurulu yapacaklarını tahmin ettiğini belirterek, ''Bu genel kurulda da Ankaragücü'nü daha güzel günlere götürecek bir yönetim seçilecektir. İnşallah adaylar çok olur. Şu anda ben adayım ifadesinde bulunmuyorum. Bunu yaşanan süreç gösterecek. Güçlü yönetim olsun diyenler var, inşallah o arkadaşları genel kurul salonunda göreceğiz. Ama Ankaragücü'nün kurtuluşu için bize yeniden görev düşerse, bundan hiçbir zaman kaçmadık, şimdi de kaçmayacağız'' dedi.8 yaşından beri Ankaragücü taraftarı olduğunu ve Ankaragücü sevdasına hiç ihanet etmediğini ifade eden Yıldırım, ''Yaklaşık 1 ay oldu göreve başlayalı, emin olun konuşacak, durumu izah edecek vaktimiz olmadı. Ankaragücü'nde lig başladığı birinci gün itibariyle kriz bitmiştir. Mahkeme sürecinin sonucu belli olduktan sonra mevcut yönetim Ankaragücü'nde yapabilecekleri bazı görevleri yapmaktan imtina etmiştir, buna saygı duyulabilir. Bunun üzerine Ankaragücü'nün ciddi ekonomik sıkıntıları vardır. Fakat ben 'kulübümüzün 100 trilyon borcu vardır' dersem bu hiçbir soruna çare olmaz'' diye konuştu. Futbolculara 10,5 milyar lira borçları olduğunu kaydeden Yıldırım, şunları söyledi:
''Bunlar, federasyona başvurulmuş ve federasyonun kurulları tarafından alacakları kesinleşmiş, futbolcuların federasyonda işlenmiş borçlardır. Bu borcun içinde de yeni transfere izin yok. Bunun yanında şu anda kadromuzda bulunan veya kadrodan ayrılmış futbolculara da borçlarımız var. Ayrıca geçmiş dönemde yönetimde bulunan yönetici arkadaşlara ciddi bir borç var. Bunların bir kısmı icrada, bir kısmı henüz icraya konulmadı. Ankaragücü bu borçların yükünün altından kalkacaktır. Bu borçlar çerçevesinde yönetimi devralırken eski yönetim bize borçlarda erteleme yapabileceklerinin sözünü vermiştir. Bu sözlerin şimdiye kadar yerine getirilmesi noktasında talebimizi şimdi gündeme getiriyoruz. Cuma günü kulübe yaklaşık 2 milyar lira aktarılması lazım. Fakat bu para yöneticilerimizin koymuş olduğu icralara gidecek. Biz kendilerine bu durumu izah ettik. Bu bölümlerde yardımcı olmalarını istedik. Yardım edecekleri konusunda tereddüdüm yok. Etmezlerse kulübe bir şey olmaz. Biz karamsar değiliz. Yalnız bu tablonun ortadan kaldırılması için ciddi kaynak gerekmektedir. İnşallah genel kurulda bu kaynakları da buluruz.''
''ZİYA DOĞAN'IN KREDİSİ SONSUZDUR''
Cengiz Topel Yıldırım, futbolcularla iki kez toplantı yaptıklarını ve kendilerinden fedakarlık talebinde bulunmadıklarını kaydederek, ''Buna karşın futbolcular, 'Başkanım bizi ve parayı düşünme' dediler. 4 haftalık performans bize ümit veriyor. Şunu söyleyebilirim en büyük transferimiz Ziya Doğan'dır. Ziya hocaya kredim sonsuzdur. Ziya Doğan yükümüzü hafifletti. Bundan sonra daha iyi sonuçlar alan, lige renk katan bir takım olacağımızı düşünüyorum'' diyerek sözlerini tamamladı.