Aziz Başkan! Federasyon ile kulüpler arasındaki cicim ayları nihayet bitti. Muhabbetin bu kadar uzun sürmesi de şaşırtıcıydı. Demek ki uzatmalar da oynandı
Türkiye Futbol Federasyonu ile kulüpler arasındaki cicim ayları, pış pışlı dönem nihayet bitti. Bu muhabbetin bu kadar uzun sürmesi de şaşırtıcıydı. Demek ki uzatmaları da oynadılar! Ülkemizde skora endeksli yazarlığı herkes tartışıyor ama kulüp başkanlarının renk körlüğünü kimse söyleyebiliyor mu! Onlara kalsa "Ne olursa, nasıl olursa olsun kazanayım. Kaybedersem mızıkçılık ne güne duruyor?" mantığı geçerli. Meydan onlara kalınca, meydan okumayı da sürekli onlar yapıyor. Bu toz duman içinde TFF'yi, MHK'yı ara ki bulasın. Maça çıkan hakem olarak arkasız kalırsan nasıl adalet dağıtacaksın, sahada doğru düdükleri nasıl çalacaksın, maçlar bitecek mi! Oh ne güzel.
"Kazanılan maç sonunda çıt çıkarmayacak, kaybettiğinde feveran edeceksin!" Kimsenin de söyleyecek tek lafı olmayacak! Kulüpler Birliği'nde el kaldıran başkanlar, bir gün de "Haksız puan aldık, pardon yani!" diyebiliyorlar mı? Diyemezler. Ülkemizde şunu cesurca söyleyelim, sahada tereddütsüz karar veren hakem, saha dışında verdiği kararları savunamıyor, mütereddit. Oysa herkes o dik duruş, pek savunuşu dışarıda da görmek istiyor. Doğru iş yapıyorsanız bu sessizlik niye? Susma, sustukça...