Herkesin başkan Sadri Şener'i kıyasıya eleştirdiği bu dönemde onun üzerine gitmeyi doğru bulmayanlardanım. Asıl üzerinde durmamız gereken, çözüm üretmek ve bunları dile getirmek. Aziz Yıldırım, Sadri Şener'in dostudur, arkadaşıdır. Yıldırım'ın ilk yıllarında Fenerbahçe, Trabzonspor'un yaşadıklarını yaşıyordu. Bir Pendik hezimeti yaşadı. Yıldırım, o
zaman çok kişinin kellesini aldı, yeniden yapılanmaya gitti. Kabul edin etmeyin, Fenerbahçe'yi 'marka değeri en yüksek kulüp' haline getirdi. Bugün Trabzonsporlular'ın beklediği böyle bir şey. Herkes Kasımpaşa hezimetinden sonra (yenilgi diyemiyorum) radikal kararlar alan ve bunları uygulayan bir başkan görmek istiyor. Yani Aziz Yıldırım gibi bir Sadri Şener istiyor. Sadece teknik direktörle yolları ayırıp, sadece birkaç oyuncuya göstermelik cezalar veren bir anlayıştan daha ötesi.
Bir yabancı daha olmaz Trabzon futbol tarihi çok eski. İçinden Trabzonspor'u çıkaran bir kent. Ve bu kent, çok kariyerli olmadıktan sonra artık yeni bir yabancı teknik adamı kaldırmaz. Trabzonlu olmayan yerli antrenöre de sıcak bakmaz. Elinde Şenol Güneş'ten başka oradaki yapıyı revize edecek bir ikinci isim olmadığına göre, çözüm belli. Sayın Şener'in macera aramasına gerek yok. Değişimi Güneş'le başlatsın. Tam yetkilerle ona 'Gel bu takımın her şeyi sensin' desin. Güneş, dünya futbolunu en iyi bilen Türk antrenörlerden biri. Sportif yapılanmayı, transferi de ondan iyi becerebilecek ikinci bir ismi yok. Aziz Yıldırım'la başladık, onunla bitirelim... Yıldırım, taraftar gruplarının Fenerbahçe'ye zarar verdiğini görüyor, hemen müdahale ediyor. Lisanslı ürünlerini marka yapıyor. Futbol dışındaki branşlarda da Fenerbahçe'yi lider kulüp yapıyor. Takımına Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final gösteren teknik adamı bile kapıya koyabiliyor. Çünkü biliyor ki, kimse Fenerbahçe'den büyük değil. Sayın Şener'den beklenen bu! Kimsenin Trabzonspor'dan büyük olmadığını herkese göstereceği zaman, bu zaman. Ya alacağı kararla dönüşümü başlatacak ya da unutulanlar arasına katılacak. Karar onun...