Rüştü, Toraman, Ekrem, Bobo, Delgado, Nobre, Gökhan Zan. Geçen sezon şampiyon takımın ideal 11'inde olup da dün gece sahada olmayanlar bunlar... Hakan, Ferrari, Erhan, Uğur, Fink, Nihat... Geçen sezon yedek oturanlar ve yeni gelip de 11'e girenler de bunlar... Bir bölümü zorunlu, bazıları keyfe keder bu değişim çifte kupalı şampiyonun kimyasını bozmuş Hazır olmayan Nihat, çok top kaybeden Uğur, etkili ortalar yapamayan Erhan ve kontrolsüz Ferrari başlıca arızalar... İki haftadır kötü oynayan Fink'i de bu isimlere eklemeliyiz. Beşiktaş, Gençlerbirliği önünde topa daha çok sahip olarak oyunu kontrol etmeyi hedefledi... Rakibin baskı yapmadığı bölgede al gülüm, vergülüm paslaşmalarıyla bu hedefe varmaları mümkün değildi... Ceza sahası önünde inanılmaz yanlış tercihler kullandılar... Denizli ikinci yarıya Nobre ve Rıdvan'la başlayarak arızaları gidermeyi hedefledi. Bir de Nihat'ı çıkarmalıydı onu yapmadı... Rıdvan sağ kanata hareket getirdi, Nobre de rakip savunmayı rahatsız etti. Ancak arkadan Uğur ve Tello'nun doğru zamanda, doğru hamleler yapmayışları ve pas trafiğini ayarlayamamaları beklenen pozisyonların üretilmesini engelledi.. Zor pozisyon bulan bir Beşiktaş vardı sahada İki takımın forvet ve savunma hatları arasındaki mesafeyi 30 metre civarında tutmaları oyunu sıkıştırınca teknik becerisi yüksek oyuncu eksikliği gün gibi ortaya çıktı... Beşiktaş'ta Tello dışında becerikli krampon olmayınca golü bulması tesadüflere kaldı... Yazık... Beşiktaş üç kuruşluk futbol oynamadı, kazanmayı hak etmedi.. Gençlerbirliği ise ikinci yarıda hem kazanma azmini korudu, hem de iki net pozisyon buldu.. Beşiktaş bu futbolla yenilmediyse haline şükretmelidir. Üç hafta da 4 puan kayıbın hesabını birileri vermeli diyeceğim ama o hesabı kim soracak ki?