Ligin ilk haftası Sivas'ta üç puanla kapatıldı. Başlangıç, güzel olmakla birlikte 'bir çiçekle baharın gelmeyeceği' göz ardı edilmeden yayladan denize inmek lazım. 1300 metre rakımlı Sivas'ta takılıp kalmak, deniz kenarında sıkıntıya neden olabilir. Evet, bu hafta ligin yeni temsilcisi Diyarbakırspor misafir Avni Aker'in çimlerine. Henüz kendi aralarında çift kale bile yapamamış rakip. Başında da duvar örmekle (!) ünlü Ziya Doğan. Trabzonspor'da görev yapmış oyuncuların çokluğu ise dikkat çekici. Broos ile yakalanan pozitif ivme ve Sivas galibiyetinin anlamlı kılınabilmesi için rakibi ciddiye almak lâzım. 9 savunma oyuncusunu aynı anda kullanmakla eleştirdiğimiz Ziya Doğan zihniyeti, taraflı tarafsız herkesin beğenisini kazanan 'ayağa çok pas' anlayışıyla aşılmalı. Yeni transfer Gabriç'in ikinci yarı da olsa sahne alacak olması, Avni Aker'e ayrı bir heyecan katacaktır.
Teşekkürler Halil Bir isim düşünün ki asil görevinin yanında taraftarların hislerine de tercüman oluyor. Trabzonspor'un tercümanı Halil Yazıcıoğlu'ndan, masum yüzlü gülen çocuktan bahsediyoruz. 2008-2009 sezonunun 19. haftasında sahasında Ankaragücü ile karşılaşan Trabzonspor'da Umut, son dakikada attığı golle tribünde ve televizyonları başındakileri bulutların üzerine çıkarırken, kameralara ıslak çimin üzerinde kayan Halil takıldı. 6 ay sonra bu defa Sivas'ta sahne aldı Halil. Ceyhun'un golünden sonraki sevincinde sanki bordo-mavi yüreklerin vekâletini üstünde taşıyordu. Söylenemeyen, kaleme dökülemeyen ifadeleri ne güzel anlattı Halil. Yattara'nın sahadaki alternatifi ile birlikte, 'taraftarın sevgilisi' apoletine de bir aday var artık. Broos'un tüm Trabzonsporlular adına onu kucaklaması alkışı hak etti. Taraftarın hafta sonu futbolcularla birlikte onu da bağrına basacağını umuyorum. Sonsuz teşekkürler Halil... Son paragraf da yayıncı kuruluşa. Yorumcu olarak, Trabzonspor'un değerlerini temsil eden bir ismin görev alması taraftarın beklentisidir. Biliyorsunuz bu işler, arz talep meselesi...