* Kulüp harcamalarının çılgın rakamlara çıkması büyük tehlike. Platini'nin çözüm araması doğal * Ama kısıtlamayla sorun düzelmez. Toronta'ya Hidayet 53 etmez 25 milyon dolar ver' denir mi? _F1'deki büyük harcamalar üzerine FIA harekete geçip takımlara bütçe kısıtlaması getirdi. Dünya futbolunda da çok yükselen kulüp harcamaları dikkat çekiyor. Acaba FIFA veya Platini de böyle bir uygulamayı futbola getirmeli mi? Şimdi FIA kısıtlamayı getirdi ama takımlar da kıyameti kopardılar. 8 takım ayrıldı. Biz bu koşullarda yarışmayız dediler. Gelecek sene kendi F1'imizi yapacağız dediler. Onun üzerine anlaşmaya varıldı. Sorunlar çözüldü.
Bu bir arz talep meselesi, kısıtlayamazsın. Bu fiyatların önüne geçemezsin. Rakamların bu kadar yükselmesi sporun lehine değil. Ama Toronto, Hidayet'e 53 milyon dolar veriyorsa 'Hayır efendim bu adam 25 milyon dolar eder' deme hakkın yok. Bu fiyatlar serbest bir piyasada oluşuyor. Kaka'ya o kadar milyon (65 milyon euro) veriliyorsa, Beckham'a bu kadar milyon (250 miyon dolar) veriliyorsa kim bunu verme diyebilir? Onları yetiştiren kulüplere 'Sen bunları bedava sat' kim diyebilir? Ama gönül fiyatların bu derece artmamasını istiyor. Çünkü bu durum sporun lehine değil. Geçici olarak bir takım kulüplerin ya da sporcuların lehine olsa da uzun vadede sporu yıpratır. Ben Platini'ye katılıyorum. Bunun bir yolunu bulmak lazım ama yasaklamalar koymakla olmaz.
BU İŞ PARA MESELESİ _Ligimiz Avrupa'nın ilkleri içinde değil. Ama hep Avrupa'nın vitrinden düşmüş, büyük isimlerine son demlerinde yüksek paralar ödüyoruz. İsmi büyük, etiket adamlar mı almalıyız ya da Bobo gibi Türkiye'de yıldızlaşmış genç isimlere mi yönelmeliyiz? Bu bir para meselesi. Galatasaray, Hagi'yi, Popescu'yu aldığı zaman bu lafların hepsi söylendi. Ama Hagi ile Popescu da Avrupa'da oynamadıkları futbolu Türkiye'de oynadılar. Avrupa'da kazanamadıkları kupayı Türkiye'de kaldırdılar. Hagi'nin tek kupası Galatasaray'da aldığı kupadır. Romanya Milli Takımı dahil, oynadığı Barcelona, Real Madrid'ler dahil Hagi'nin kaldırdığı tek kupa Galatasaray'dakidir. Yani Avrupa'da oynayamaması, yaşlanmış olması, vay efendim Türkiye çürükleri alıyor anlamına gelmez. Alıp oynatabiliyorsan iyi! Ben Erkekçe dergisine 1980'de başladığım zaman Bab-ı Ali'nin dışladığı, kapısından içeri girmesini yasakladığı adamlarla başladım. Ve adamlar Türkiye'nin en iyi yazılarını yazdılar. En iyi okunan dergisini yaptılar. Erkekçe resimleriyle değil, yazılarıyla sattı. El elden üstündür. Hagi dünya çapında hocalarla oynayamadı, Fatih Terim onu oynattı işte. O nedenle ben Bobo'ya da itiraz etmem Keita'ya da. Sen makul bir fiyatla almışsan, uyarsa da kâr edersin. Kaç paraya aldı Fenerbahçe Servet'i? Sonra Galatasaray 8 milyon euro'ya çıkardı fiyatını?
(Fener, Servet'i 1 milyon 250 bin euro'ya Denizli'den aldı. Sonra Sivas'a serbest kalıp, bedavaya gitti. G.Saray, Sivas'tan 500 bin euro'ya aldı. Şimdi değeri 8 milyon euro!)