Futbol oynamaya müsait bir hava o nispette güzel bir saha. Bu güzellikler içerisinde de cüce futbolumuzun iki devi Trabzonspor ve Fenerbahçe... İşte bu iki takım dün ortaya koymaya çalıştıkları futbolun kalitesini belli bir seviyeye çıkarmazken taraftarlara da zevksiz bir karşılaşma izlettiler. İlk 15 dakika bordo-mavililer, Fenerbahçe'ye göre biraz daha derli toplu gözüktü. Ne yaptığını bilen bir takım görüntüsünü çizdi. Ama bu sadece çeyrek zaman dilimi içindeydi. Trabzonspor, bu zaman dilimi içinde orta saha destekli hücum futbolu ile devamlı hatalar içerisinde kalan ve savunmasında derinlik ve denge ayarlamasını bir türlü kuramayan sarı-lacivertliler karşısında pozisyon arayışına girdi. Nitekim Umut'un, Gökhan'ın yardımı ile bulduğu gol de Trabzonspor'un kısa zamanlı güzel oyunun etkisiydi. Trabzonspor, süratli oynamaya çalıştı. Hiçbir engele takılmadan orta sahayı çabuk ve kolay geçti. Bloklar arası iletişimi ve oyun temposunu da yüksek tutmaya çalıştı. Trabzonspor golün rahatlığı ile durunca Fenerbahçe sahanın tek hakimi olarak öne çıktı. Sarı-lacivertliler, Trabzonspor'un skor üstünlüğünden istifade edip orta sahada fazla adam bulundurdu ve kontrataklarla tehlikeler buldu. Güiza'nın getirip Alex'e "Al da at" dediği pozisyonla eşitliği sağladı. Trabzonspor, golden sonra baskısını artırmaya çalışsa da Güiza'nın golüne boyun eğdi. Şampiyonlar Ligi yine başka bir bahara kaldı. Çok yaklaşmışken kaçan fırsatlara yazık oldu.