Trabzonspor oynadığı tüm Ankara maçlarını son Hacettepe randevusu ile kayıpsız atlatmıştır. Özellikle Hacettepe'den alınan üç puan Trabzon kamuoyu üzerindeki sarsıntıyı en azından şimdilik atlatıp, insanların yüreğine su serpmiştir. Bu serin havayı daha iyi kullanmamız gerekirken teknik heyetin son haftada yapılan gereksiz ve zamansız beyanatı doğrusu hem kendi başlarını ağrıttı hem de taraftarın keyfini kaçırdı. Taraftarı aydınlatacak, bulunduğu yerin geleceği ile ilgili daha nezih açıklamalar varken, "Trabzon ayağına mermi sıkıyor" gibi lastikli beyanların ne gereği vardı. Türk futbolunda belli bir yere bileğinin hakkı ile gelmiş bir teknik adamın vereceği beyanat değil bu. Sırada çok önemli ve kritik maçlar var iken ortalığı bu şekilde germenin hiçbir alemi yoktu. Neyse ki öyle veya böyle ok yaydan çıkmıştır, eminim ki söyleyen de söylediği o sözlerden dolayı üzgündür. Bak... Hak sevgisi halkın sevgisidir. Halkın sevgisini arkanda hissettiğin müddetçe yerin sağlam, işinde de başarılı olursun. Bir teknik adamın taraftarla ve halkla takışmasını gerektirecek söz ve beyanatlardan kaçınması gerekir. Adamların arkasındaki en büyük güç halkın sevgisi ve desteğidir. "Hak birini seviyorsa halka da sevdirir, halk da birini severse o da Hak'kın sevdirmesidir." Bu lafı unutmamak ve de hatırlamak gerekir.
Puan kaybında iş biter Taraftar işler iyi gittiği müddetçe liderin arkasındadır. Trabzon'un önünde kayıpsız ve hasarsız geçmesi gereken çok önemli iki maç var. Bu maçların alınması Trabzon'a şampiyonluk yarışında fevkalade önemli ivme kazandıracaktır, kaybedilmesi halinde hele de lider Sivasspor önünde kaybedilen puan artık bu yarışın liderlik beklentisini tamamen söndürür. Aslında irdelenmesi gereken konulardan birisi de bordo-mavili takımın keskin ve zor olan maçları "rahat" demeyelim ama geçmesi, kolay ve düz yol gibi önü açık olan maçlarda ise zorlanıyor, hatta kaybediyor olmasıdır. Ben bunu bu düz yol gibi olan maçlarda gereksiz yere vites ile oynamasına bağlıyorum. Mesela Konyaspor, Denizlispor, Galatasaray ve Belediye maçlarında olduğu gibi. Bundan sonra oynanacak olan Gençlerbirliği ve Sivasspor karşılaşmaları bence fizik kondisyondan önce moral ve psikolojik ve de motivasyon yarışı şeklinde olacaktır. Bu nedenle Sivasspor'un lider durumda olma psikolojik dezavantajını iyi kullanmak ve değerlendirmek gerekir.