Ankaraspor bir maçtan daha sahadan boynu bükük ayrıldı. Çok şükür ligin ilk yarısında toplanan puanlar, şimdilik mavi-beyazlı ekibe korkulu anlar yaşatmıyor. Ama alt sıralardaki takımlarla aradaki fark sadece 6 puan. Yani 2-3 hafta sonra Ağustos Böceği-Karınca misali stoklanan yiyecekler (puanlar) bitecek ve can sıkıcı günler başlayacak. Dün başkent ekibi, hakkıyla helaliyle Bursaspor'a yenildi. Yani iyi oynayan kazandı. Kötü oynayan kaybetti. Kimse mağlubiyete mazeret aramasın. Maçın başında yanlış düdükler, belki futbolcuların psikolojisini bozmuş olabilir. Ama her şeye rağmen kendi saha ve seyircin önünde bu kötü futbolun ve mağlubiyetin haklı gerekçesi yok. Daha önceki mağlubiyetlerde olduğu gibi. Çok kötü futbol oynuyor takım. Aykut hoca da bizim gibi çaresiz. Ama bu böyle gitmez. Tehlikeli günler görmek istemeyen alttaki takımlar gümbür gümbür geliyor. İkinci yarıdaki düşüşün sebebi bir an önce bulunmalı ve çözümler üretilmeli.
Kış uykusu içindeler Başkent ekibinde halen kış uykusundan uyanamayan futbolcular var. Murat Tosun Neca, Bilal Kısa, Erhan ve Adem Koçak bu futbolcuların başında. Bursaspor ise Ertuğrul Sağlam ile yakaladığı çıkışını bu maçta da devam ettirdi. Fenerbahçe ve Galatasaray gibi şampiyonluk kovalayan takımlarla arasındaki puan farkını maç fazlasıyla 3'e indirdi. Romaschenko ve Ömer Erdoğan ile diğer futbolcular kolay gol pozisyonlarına girdiler. Taraftarın, "Adam gibi adam Ertuğrul Sağlam" nakaratını maç sonuna kadar tekrarlamaları, "Başarılı ve Ahlaklı" spor adamı her zaman her yerde makbuldür ve desteklenir sözünü bize bir kez daha hatırlattı. Bu sonuç, Bursaspor'un UEFA'na katılma ümitlerini artırdı. Mücadele etmeyen Ankaraspor kendi içinde sorunlarına çözüm bulmalı.