Skora ve ilk kez gelen üst üste 3. galibiyete bakılırsa Beşiktaş hızla tırmanıyor. Ancak hayrettir tırmanırken de geriliyor. "Dağa tırmanırken, geri adım atma" demişler... Beşiktaş dün yükselirken iki geri adım attı ve maçta panik dakikaları yaşadı. İlk panik, Hacettepe'nin 1. golünden sonra Beşiktaşlı futbolcularını sarıp sarmaladı. Halbuki o dakikaya kadar Beşiktaş'ın Delgado ve Nobre ile bulduğu iki süper gol vardı. 20 dakika fırtına gibi esen Beşiktaş, Hacettepe golüyle birlikte sahada yok oldu. Sonrasında oyun tamamen ev sahibi takımın kontrolü altına girdi. Tello ve Delgado, orta alanın kenarlarında savunmaya destek vermeyince Hacettepe, bu kulvarları otobana çevirdi. Hele de Orhan'ın kaçırdığı bir gol vardı ki Hakan bu topu mucize eseri çıkarmasa Beşiktaş 2. yarıya her halde müthiş bir bunalımla girecekti. Aslında girdi de... Kadir'in direkte patlayan şutu Beşiktaş için yeniden 'alarm zillerinin' çalması gibiydi. Ne zamanki Bobo üçüncü golü attı, Beşiktaş rahatladı.
Sorunlar hortluyor Ancak birkaç dakika sonra gördük ki rahatlama filan olmamış. Çünkü, bastıran yine Hacettepe'ydi ve Beşiktaş kalesinde 2. gol vardı. Son sekiz dakikayı Beşiktaş sanki idam sehpasının etrafında oynadı. Bu galibiyet Beşiktaş'ı ciddi şekilde şampiyonluğun en güçlü adayı yaptı. Nevar ki ortaya konan futbol sanırım Mustafa Denizli'nin de başını ağrıtacak. Ernst'e rağmen orta sahanın yeniden düşüşe geçmesi savunmayı da inanılmaz derecede olumsuz etkiledi. Maçın en ilginç ayrıntısına gelince... Sezon bayşından bu yana 7 korner ortalamasıyla oynayan Beşiktaş'ın bu kez çok kısır kalmasıydı. Toplam 2 kornerden ilkinin 60'ta atılması Beşiktaş'ın şimdiye kadar yapmadığı bir falsoydu. İşler iyi gidiyor ama sorunlar hortlamaya başladı. Bundan sonra her rakip Hacettepe olmayacak!