- Kazanmak istiyorsan savaşçı bir orta saha yaratmalısın. Şimdi Delgado ve Yusuf yedek, şaka gibi... Demek ki yanlış transfer yapılmış! Siyah-beyazlılarda yeni sistemin adı, Mustafa Ertuğrul Sağlam Denizli!..
- Beşiktaş, Bobo'suz galip gelmenin zor olduğunu gördü. Adam çift forvet oynamalıyız diyor, yönetim fırçalıyor! Nereden bilsin elin Brezilyalısı, doğru söyleyeni dokuz köyden kovduklarını. Konuşuyor işte!..
Beşiktaş, Trabzonspor maçında çok iyi macedele etti, ardından zorlu G.Antep deplasmanından üç puan çıkarmayı başardı. Bu iki maçta futbol olarak sizi tatmin etti mi? Beşiktaş bu futbolla şampiyon olabilir mi? İki maçta da Beşiktaş'ın futbolunu ve skorunu belirleyen, rakipleri oldu. G.Antepspor maçının ikinci yarısında Beşiktaş'ın yaptığının üzerinde durmak lazım. Mustafa Denizli ilk defa iki santrforla oynamayı göze aldı. Yani Denizli, ilk kez Bobo'suz maç kazanmanın ne kadar zor olacağını gördü. Hatta Nobre'ye gol attırmanın temel yolu Delgado, Yusuf, Tello değil; bu ortaya çıktı. Nobre'nin gol atmasını istiyorsanız, ceza sahası içinde serseri, başıboş top üreteceksiniz. Yani Nobre'nin gol vuruşu yapabileceği bir karambol ortamı yaratmak gerekiyor. Bunu da en iyi yapan, onun hemen yanındaki Bobo. Bu durumda da orta sahadaki bir oyuncudan feragat etmen gerekiyor. Böyle olunca da savaşçı bir orta saha yaratmaya mecbursun. Hem Delgado hem Yusuf dışarıda kaldılar, şaka gibi. Peki bu ne demek? Demek ki yanlış transfer yapılmış! Ayrıca modern futbolda orta sahanın sert olması, seni hiçbir zaman yarı yolda bırakmaz. Bu, senin için bir güçtür.
* Beşiktaş'ın yeni sistemi, eskiyi andırıyor gibi? Beşiktaş nereye döndü, Ertuğrul Sağlam dönemindeki taktiğe. Defans dörtlü, savaşçı orta saha ve gerektiğinde çift santrfor... Buyrun burdan yakın. Yeni sistemin adı; Mustafa Ertuğrul Sağlam Denizli! Şimdiki hocası bu Beşiktaş'ın. Ama bir şeyin de altını çizeyim, 'üç büyüklerin arasında en klas hoca kim' dersen 'Mustafa Denizli' derim.
* Bobo, "Bence çift forvet oynamalıyız. Nobre'ye sorsanız, aynı cevabı verir" dedi. Haklı bir isyan mı? Haklıydı elbette. Bobo'nun aklından geçen şu, "Kardeşim, ben hem santrfor gibi oynuyorum hem de sağda-solda top yapabiliyorum. (Kendisini tanıyor Bobo.) O zaman orta saha futbolcusunun görevlerini de yerine getirebiliyorum demek ki..." Bu da şu demek oluyor, çift santrfor oynadığımızda takımda bir orta saha oyuncu eksikliği olmayacak. Biliyor bunları Bobo. Beşiktaş'ın hücumunda, uluslararası özelliklere sahip tek ayak Bobo! Beğenirsin, beğenmezsin... Maç öncesinde ısınma hareketleri sırasında Bobo'yu izleyen herkes, ne demek istediğimi gayet iyi anlar! Bobo'yu kenarda oturtmak iyi bir şey değil. Bir futbolcu hasta olur, sakat olur, formsuz olur; bu ayrı hikaye. Ama oynamak istiyorsa eğer Bobo oynamalı! Sonra "Bobo oynadığı zaman gol atamıyor!" diyorlar. Bir, devamlı oynatmazsan böyle bir şikayette bulunmaya hakkın yok. İki, şimdi nihayet Denizli de kabul etti ki Bobo'dan sadece gol beklemek de hata. Bobo gol atıyor, attırıyor, başka şeyler yapıyor. Hele Nobre'nin çalışkanlığı ile Bobo'nun becerisi bir araya gelince rakip savunma çıkamıyor! * Yönetim Bobo'yu "Sen hocanın taktiğini tartışamazsın" diye uyardı. Uyarılmayı hak etti mi Bobo? Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok. Futbolcular istedikleri gibi konuşuyorlar, bir tek bizde bu futbolculara "liseli öğrenci" muamelesi yapılıyor. Özellikle de yerli futbolcular buna boyun eğiyorlar. Ama yabancı oyuncu kendini futboldan anlayan, yetişkin bir insan sayıyor! Hooijdonk neler söylemişti hatırlasana! Eğer onun söylediklerini yarısını, yeri bir futbolcu söyleseydi, asarlardı!
* Cisse ve Ernst, orta sahada birlikte görev yapıyor. Bu ikili ön libero eksikliğini giderebilecek mi? Ben Cisse'yi hâlâ problemli görüyorum. Başka taktik dizilişlerde Ernst, tek ön libero olarak bu işi görür. Esas herkesin gözden kaçırdığı bir şey var; bizim futbolumuzda her şey futbol dışı tercihlerle oluyor. Zapotoncny, Denizlispor maçında kart görüp ceza almasaydı ve Mustafa Denizli başka bir savunma bloğu denemek zorunda olmasaydı belki bunları konuşmayacaktık. Gökhan Zan çok eleştiriliyor. Ama Gökhan formda olduğunda yabancılara göre daha fazla tercih edilebilecek bir futbolcu. Benim fikrimi sorarsan ben Sivok'u Cisse'nin yerine orta sahaya kaydırırım, Zapo'yu Gökhan Zan'ın yanına alırım. Çünkü Cisse'nin ileride yaptığı işleri Ernst yapmaya başladı, geride yaptığı işleri de Sivok daha iyi yapar! Bazen Cisse'nin futbolu bilip bilmediğinden kuşkulanıyorum. Kimi zaman öyle şeyler yapıyor ki "Bu bizim Cisse mi?" demekten kendimi alamıyorum.