Trabzonspor sudan çıkmış balık gibiydi Denizlispor karşısında. Ne bir oyun düzeni ne de mücadele hırsı. Şaşırmamak elde değil, iki takıma baktığımızda, hangisinin ligden düşmemek için çırpandığını anlamak zordu. Yanal'ın sahaya Yattara'sız onbir sürmesi daha maçın başında tedirginilik yarattı. 70 dakika sahada dolaşan Alanzinho'ya tahümmül etmesi de Yanal'ın başka yanlışı idi. Bıdı-bıdı bu futbolcu Barış Memiş'ten birkaç gömlek dar. Haydi teknik taktiğin yanısıra futbolun ana prensibi olan "Atamayana atarlar" sözünü de bordo-mavililer unutmuşa benziyordu dün. Daha maçın başında Tayfun ve Gökhan öyle birer gol kaçırdılar ki. Bu 2 pozisyondan sonra çözülme başladı Trabzonspor'da. Sezon başından bu yana böylesine çok geri pası yapmamıştı bordo-mavililer. Yenilen ilk gol, Beşiktaş maçındakinin tekrarı idi. Denizlispor'un 2-0 galipken bile rakip kale önünde gol araması da Mesut Bakkal'ın meslekdaşından ne denli cesur olduğunu gösterdi.
Sol yan arızalı Sezon başından beri bordo-mavili takımın sol yanı arızalı. Dünkü Denizlispor maçında da bu bölge sanki "yasak bölge" idi. Bir ara Serkan, Tayfun, Colman, Alanzinho, İsaac ve Selçuk 5-10 metrekare alanda adeta birbirinin üstünde oynamaya kalktılar. Bu da Yanal'ın hatası idi. Hakemler iyi maç yönetmedi. Nedense vakit geçirmek için her türlü hareketi yapan konuk takımı uyarmadı. Ve ev sahibi lehine faullerde cimri davrandı. Seyirci yenilgide de takımına destek verdi. Ancak, şunu da yazmamak ayıp olur. Dün sahada galibiyeti hak eden takım Denizlispor idi.