Yarışa ara verildi, bakıma aldılar kendilerini. Fazlalıklar atılacak, eksikler tamamlanacak. Mücadeleye yoğunlaşan beyinler boşalacak, yeniden şarj olacak. Aynı şartlarda başlamıştı yarış. O zaman da iddiası olan belliydi. Sürpriz çıkmadı yarıştan. Sıralamada yer değiştirmiş olsalar da ilk 7 yüksek ihtimalle böyleydi. Çoğunluğun favorisi üç büyükler en önü işgal etmesi beklenirken o makama Sivas ve Trabzon yerleşti. Kalan bir maçı da eklersek aynı rakiplerle yeniden oynayacaklar o halde bu kadar puan toplamaları kuvvetle muhtemel. 7 kardeşler arasından Trabzonspor'u çıkarıp kalan adımlarına ortak olalım. Önceki oyunlarda yaptığı yanlışlardan arınırsa başlangıç için bu günlere gelmenin zor olduğu ortamda ortaya koyduğu doğrulara yenilerini eklerse neden olmasın? Takım kondisyonu, mücadele gücü, kazanmaya kurgulanmış taktiği takdire değer bir görüntü çizdi. 8-9'u vazgeçilmez olmuş kadrosu, netleşmiş oyun mecburiyetlerine sahip Trabzonspor ipi göğüsleyebilir.
Uzun boylu golcü alınmalı Şu noktaya gelişte hocanın katkısı büyük. Daha fazlası için eksileri gözden geçirmeli. İlla kazanma isteğini dizginlemeli. Üç puana koşarken kaybettiği puanların önemini anlamalı, mücadele cereyan ederken çareyi bulup gafil avlanmamalı. Olmayan sol kenar futbolcusu tam isabet etmeli. Gol sahasındaki defolu fazlalık temizlenmeli. Gökhan Ünal'ın yanına uygun bir partner bulunmalı. Şu ritmi yakalamış ekibe tempoyu düşürecek isimler konu edilmemeli. Rakiplerin attıklarını çok denedi Trabzon. Bir fayda etmedikleri belgeli. İlk 11 mücadelesi verecek transfer değil, forması sırtında uygun yıldızlar katılmalı. Oynadıkları dönemde Hooijdonk ve Hakan Şükür gibi o rolü üstlenecek bir santrfor. Rakibi arkaya mecbur eden yüksek toplara hakim. Olumlu katkı yapacak daha birçok takviyeye rağmen yine de hüsran ihtimali var. Düdükçüler kontrole alınacak, her oyunda adalet için tüm köşeler tutulacak.