Yüksek gerilim Beşiktaş kazanamadığı an, neler olacağını çok iyi biliyordu. Nobre ve Holosko biraz becerikli olabilseler daha ilk devrede skor 6-7'yi bulurdu. Ama gerilim ve stres oyuncuların hem kendine güvenlerini zorluyor, hem de son vuruşlardaki kalitelerini düşürüyor. Ayrıca sevgili Denizli'ye bir tavsiyemiz olacak: Bu üçlü defans anlayışının
hem ofansif yönden, hem defansif açıdan Beşiktaş'a fazla bir katkısı yok. Ahmet Çakar (SABAH)
Derbiye yetmez Beşiktaş çok zor bir eşiği takılmadan aştı. Cezalı İbrahim Üzülmez ve Sivok'un yanı sıra sakat Tello'nun da yokluğunda kazanma kararlılığıyla oynadılar. Cisse'nin bile savunma ezberini bırakıp üç kez gol pozisyonuna girip şut atması bunun göstergesiydi. Zor koşullarda ve baskı altında kazanmak elbette başarı. Ammaaa... Bu performansın ve oyun düzeninin Ali Sami Yen'deki derbiye yeteceğini söyleyemeyiz. Atilla Gökçe (MİLLİYET)
Nobre çok faydalı Nobre, hem rakip defansı oyalıyor, onları oyuna çıkarmıyor, rahat top kullandırmıyor, hem de pozisyona giriyor. Ama dün gece (Önceki gece) girdiklerini atamadı. Yanındaki Holosko da iştahlıydı. Ama Beşiktaş orta alanında yine Delgado etkisizdi. Beşiktaş, Tello'yu aradı mı? Evet, aradı. futbolda bir laf vardır, "atamazsan yersin" diye. A.Gücü bir gol atsa da maç berabere bitse, Beşiktaş için yazık olurdu. Erman TOROĞLU (HÜRRİYET)