Korku bitti! Beşiktaş gibi teknik direktör Ertuğrul Sağlam da değişim süreci sancılarının son günlerini olumlu gelişmelerle yaşıyor. Şöyle: İlk haftalarda korkular yaşayan Sağlam, bu yüzden içinde tuttuğu düşünceyi açığa çıkaramıyor, kim bilir belki de korkusunu birileriyle paylaşamıyordu! Sakladığı korkunun kaynağı savunmaydı. Şimdi o korku, Zapotocny ve Sivok'la bitti ama o hâlâ tedirgin ve tedirginlikten, tedbiri elden bırakmıyor, ısrarla "çift ön libero" ile oynuyor. Bu sistem, savunmaya güç veriyor tamam ama gol pozisyonu zenginliğini engelliyor. Tek ön libero için kimi tercih edeceğine karar verememiş de olabilir! Çünkü Fransız yıldız Cisse, özellikle top çalmada ve rakibi engellemede becerikli ama hücumda yetersiz... Uğur İnceman ise Cisse'nin tersi, savunmaya destekte yetersiz, hücuma katılımda etkili...
Ertuğrul Sağlam'ın cesareti Endişeler Sağlam'ı tercihte zorluyor. Tedirginliği yüzünden tedbirli olmak isterken yanlışlar da yapıyor. Örneğin hücumda daha etkin olan Tello'yu Gaziantepspor maçına dek savunmanın solunda, çok etkili olduğu boş alanda gezgin oynamayı seven Holosko'yu sağ kanatta oynatması gibi. Sağlam'ın bir başka yanlışı tek forvette tercihini öncelikle Bobo'dan yana kullanması. Sırtı kaleye dönük oynamayı bilmeyen Bobo ile hem rakibi yıpratıcı, hem golcü olan Nobre birbirlerini tamamlayan "ikili santrfor" olarak rakip savunmaların korkulu rüyaları ama Sağlam, yine Gaziantepspor maçına dek onları bir araya getirmeye korktu! Sağlam'ın elbette doğruları da var. Örneğin gerçekten iyi oynayan 5 asını Gaziantepspor maçında kulübeye çekme cesaretini göstermesi! Tüm futbolcuları formda tutma ve onlara güvenme düşüncesiyle Sağlam'ın, bu cesur rotasyonu alkışlanır. Üstelik, özellikle Delgado ile Uğur İnceman'ın tempoları son maçlarda düşmüştü! Sağlam, artık sağlam basıyor!