İkisini de yeneriz Biz, 'yan top' özürlü bir Milli Takım'a sahibiz. Defansın göbeğinde ha Servet-Gökhan Zan olmuş, ha Emre Aşık-Emre Güngör olmuş hiç fark etmez. Türkiye Ligi kurulduğundan bu yana uluslararası arenada en komik golleri ister ölü, ister diri olsun hep yan toplardan yedik. Milli Takımımızın ve kulüp takımlarımızın 8-0, 7-0, 6-0'lık bozgunları bu yan toplardan geldi. Çünkü o bölgede her zaman "bütünleme" sınavına kaldık. Bir Allah'ın kulu çıkıp da, "Yahu burada ölümcül bir hastalık var, tedaviye buradan başlayalım" demedi. Bizim anlı şanlı teknik direktörlerimiz her şeyi öğrendiler ama İngiltere'de iki ay gözlem yapmak yerine, futbolu savunmadan başlatan İtalya'yı hiç akıllarına getirmediler. Hastalığı burada rafa kaldırıp, "pansuman" tedavisine geçelim. İyi Portekiz'i biz değil, hiçbir takım yenemez. Kısa boylu tek forvet Nihat'la, aynı model oynarsak İsviçre'yi ve Çek'leri de yenemeyiz. Ama burada duralım... İyi takım olursak, ikisini de yener, gruptan çıkarız. Portekiz, önümüzdeki rakipler İsviçre'den 5, Çek Cumhuriyeti'nden 3 gömlek üstün bir takım. İsviçre'den çok daha kaliteli oyuncularımız var. Üstelik onlar, Frei gibi bir silahtan yoksunlar. İyi tempo yapıyorlar ve kendi ölçülerinde iyi takım olabiliyorlar. Hepsi o kadar... Türk Milli Takımı, bu İsviçre'yi yenemezse başka hiçbir takımı yenemez. Nihat'ın önünde Semih veya Tuncay, savunmanın sağında Sabri, önünde Hamit, sol tarafta Arda... Top bizdeyken 4-4-2, rakipteyken 4-5-1.. Koskoca Fatih Terim imparatorluğu bu iki maçı alamazsa, çöker... Bir daha kurulmamak üzere!