Teselli oldu Bunca yıldır bu işin içindeyim böyle bir maça ilk kez tanık oldum. Dakika 10: Skor 4-0. Yani her 2.5 dakikaya 1 adet gol, hepsi de Beşiktaş'tan. Maç, İstanbul-Ankara- Trabzon hattında oynandı. İlk 10 dakikaya 4 gol sıkıştıran Beşiktaş, UEFA biletini, Ankara hattından gol sesi gelmediği için alacak gibi görünüyordu. Ancak ilerleyen dakikalarda Beşiktaş'ın gol yağmuru durunca tribünde bir tedirginlik başladı. Ancak bu sıkıntı Trabzon hattından gelen Fenerbahçe'nin yediği gol haberleriyle yeni bir umut ışığı yaktı. Maçın tamamı bu üçlü hatta sürüp giderken Sivas'ın attığı goller işi tamamen Trabzon hattına bıraktı. Sonuçta Beşiktaş UEFA biletini Trabzon'un Fenerbahçe'yi yenmesiyle üçlü everajdan kurtardı. Maça gelince... Doğrusu ilk 10 dakida peş peşe gelen 4 golden sonra tribünlerde rekor bir skor beklentisi oluştu. Ancak Beşiktaş, bir türlü bunun devamı getiremiyordu. İlginçtir, son gol uzatmanın son dakikasında geldi. Bu aynı zamanda Beşiktaş'ın bu sezon en farklı kazandığı ve 5 gol attığı ilk maç oldu. Ali Tandoğan, Beşiktaş'a geldiğinden bu yana en iyi maçını ligin bu son haftasında oynadı. Manisaspor'un ciddi gol girişimlerini tek başına önlemekle kalmadı, şık bir gole de imza attı. Serdar Özkan'ı unutmayalım. Tandoğan ile birlikte Beşiktaş'ın en iyi oyuncusuydu. Bu farklı galbiyette en sönük futbolcu ise Holosko oldu. Eğer son gole imzasını atmasa sahada olup olmadığı bile soru işareti kalacaktı. Delgado, ligin bu son oyununda çok gayretli olmasına rağmen rekor sayıda top kaptırdı. Tello çalışkan, Cisse'de orta sahada vasatın üstüne çıkan bir gece yaşadı. Bu arada İbrahim Kaş'ı da unutmayalım. İlk 10 dakikadaki 4 golden ikisine damga vurararak son maçta yıldızını parlattı. Beşiktaş tribünleri maç boyunca yönetime tepki, futbolculara ise büyük destek verdi. Demirören ve yötemi, hiçbir maçta böylesine yoğun bir tempoda istifa sesleri duymamıştı. Sonuç olarak haftalardır "İntertoto kâbusu" yaşayan Beşiktaş, Trabzon sayesinde son maçtan UEFA Kupası biletiyle ayrıldı.