O 2. Lig'in kalburüstü golcüsüydü. En son Tarsus İdmanyurdu'nun formasını giydi. Otuz yaşında, futbolunun en verimli döneminde saha içinde geçirdiği kalp krizi sonucunda, doktor raporuyla futbola nokta koydu. Dün attığı gollerle omuzlardaydı, sandı ki oynadığında sırtını sıvazlayanlar, zaruri bırakmada aynı sıcaklıkla yine, "Beraberiz, yanındayız" diyecek ve onu bu zor dönemde yalnız bırakmayacaklar. Ama yanıldı. Onu, kalp krizinden çok kalpsiz insanlar üzdü. Puerta ile aynı hafta içinde yaşadığı bu dram, onu kaderiyle yapayalnız bırakıverdi. Şimdi Konya'da kaderiyle baş başa, çocuğu ve ailesi sıkıntı içinde. Ne bir arayanı ne de soranı var.
Bugün Muharrem'in başına gelenler vefasızlığa, laf ebeliğine, zenginlik içinde ilgi yoksulluğuna, sadece düne, sadece başarıya takılanlara, nankörlüğe en güzel örnektir. Muharrem'e yokmuş gibi davranıp ilgisiz duranları teessüfle karşılıyorum. Buradan vicdan sahibi insanlara çağrıda bulunuyorum: Muharrem'e sahip çıkalım, Muharremler ölmesin!