İşte öyle bir şey... Bir güzel atasözümüz var: "Bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü." FIFA, daha şampiyonalara uzun bir süre varken, kulüpler iç kupaları ve ligleriyle uğraşırken sezon ortasında özel milli maç için ülkeleri mecbur kılıyor. Takımlar da sahada neredeyse kadrolarının yarısını değiştirerek bu mecburiyeti yerine getiriyor. Zira birçok takımda çekirdek kadro henüz kurulmamış. O sırada formda olan toplama futbolcular sahaya sürülüyor ve uyumlu bir oyun bekleniyor. Nitekim dün gece de İnönü Stadı'nda öyle bir maç yaşandı. Sahaya 1-4-1-3-2 taktiğiyle çıkan Milli Takımımızın ilk yarıda sadece sağ kanadı çalıştı. İki kısa boylu iki uç adamı hava toplarına hakim olamadığı için etki kuramayan ayyıldızlı gençler, pozisyon dahi bulamadan ve rakiplerine de çok tehlike yarattırmayarak devreyi 0-0'lık beraberlikle kapattılar. İkinci yarıda Mehmet Yıldız, Arda ve Uğur Boral'ın oyuna girmeleri sol kanadımızı da işletirken, oyunun temposu yükseldi ve maç seyredilir bir hale geldi.
Çekirdek oluşturmalı Bu arada teknik heyet sık sık oyuncu değişikliği yaparak, hem çağrılan futboları gördü, hem de onlar tatmin etmeye çalıştı. Bu kadar oyuncu değişikliği arasında Fatih Terim'in hem boylu, hem golcü Gökhan Ünal'ı sahaya sürmemesini garipsedim. Akortsuz piyona gibi uyumsuz sesler çıkaran ve tek başına göz dolduran başta kaleci Volkan olmak üzere Gökhan Gönül, Nihat, Emre, Servet, Aurelio ile sonradan giren Uğur ve Arda arkadaşlarından daha çok göz doldurdular. Ancak gol atamama hastalığımız ve şut isabetsizliğimiz ile defansta duran toplarda gedikler vermemiz yine dikkatlerden kaçmadı. Eğer görevde kalacaklarsa (Bana göre başarılı olamamışlardı) bu teknik heyetin yapacağı ilk iş bir çekirdek kadro kurup, FIFA'nın talimatını beklemeden bu takımdaki oyuncuları özel maçlarla birbirine tanıtmaya ve uyum sağlamaya çalıştırmaları gerektirmektedir. Yoksa EURO 2008 arifesinde toplanacak kadrolarla iyi futbol oynayıp, güzel sonuçlar almak zor olacaktır.
Servisi
