Sıklet farkı Holosko'dan başlayalım... Son 45 dakika oynadı. Oldukça da iyiydi. Hareketlerinden, mimiklerinden Beşiktaş'a geldiği için son derece mutlu olduğu okunuyordu. Sahada kaldığı 45 dakika içinde Beşiktaş'a hücum zenginliği getirdi. Atılan gollerden birisinin asistini yaparken, Higuain'in golünün de hazırlayıcısı oldu. Örneğin; Nobre'ye attırdığı gol 1. sınıf bir kanat bindirmesiydi. Hızlı, hareketli, sürekli yer değiştiren, savunmaya yardım eden oyun tarzı ile Beşiktaş'a yararlı olacağını ilk maçta kanıtladı. Onun en önemli özelliklerinden birisi geniş alanda büyük işler yapmasıydı. Bunu fazlasıyla gösterdi. Ancak 'dar alanda Holosko ne olur?' sorusunun yanıtı henüz yok. Bunu güçlü rakipler karşısında göreceğiz. Ancak Beşiktaş formasıyla Holosko ilk sınavında çok iyi sinyaller verdi. Hatta Bobo'dan ve Nobre'den daha kaliteli bir golcü olduğunu haykırır gibiydi.
Savunma zaafları sürüyor Başlıkta da belirttiğmiz gibi D.Bakır'da ağır sıklet ile hafif sıkletin maçını izledik. DİSKİ'nin Beşiktaş'a idman vermekten öteye geçecek gücü yoktu. Zaten Beşiktaş kalesine birkaç kez geldiler, onlarda da etkili olamadılar. Ne var ki o geliştirdikleri birkaç tehlikeli atakta bile Beşiktaş savunmasının zaafları yine kendiliğinden ortaya çıktı. Toraman ve Üzülmez gibi tecrübeli oyuncuların bulunduğu bu hatta kademe hataları ve yerleşim düzeni hala sırıtıyor. Beşiktaş yönetimin ısrarla stoper aramasında en ufak bir yanlışlık yok. Nobre, bu sezon ilk kez vasatın üzerindeydi. Direklere toslamasa hat-trick yapabilirdi. Holosko ile iyi bir ikili oluşturacak gibi görünüyor. Cisse, ayrıntılara girmeden her zamanki gibi faydalı futbolunu devam ettirdi. Tello, ikinci yarıda Beşiktaş'ın en önemli silahlarından birisi olacağını yine fark ettirdi. Genç Aydın'ın et mi, balık mı olduğunu anlayamadık. Ama akılda kalan güzel hareketleri var. Bu maç elbette Beşiktaş için bir ölçü olamaz. Yine de Holosko'nun yerinde bir transfer olduğu bir gerçek. Holosko bundan sonra adından çok söz ettirecek.