2-0'a şükredin G.Saray puan farkıyla Kadıköy'e gelse de maçın favorisi F.Bahçe'ydi. Ev sahibi ekip kadro anlamında rakibinden daha donanımlıydı, saha avantajı da Fener'indi. Yani G.Saray'ın maçı lehine çevirmesi için çok ama çoook çalışması lazımdı. Kalli forma giyemeyen Lincoln, Linderoth ve Hasan Şaş'ı saymazsak sahaya yine sürpriz 11 çıkardı. Aslında ilk 11'de Ümit Karan ile Mehmet Topal kesin olmalıydı. Maça Fener hızlı girdi. Üst üste iki pozisyonda Deivid, G.Saray kalesine indi. Sonraki atakta Fener golü buldu. Alex'in pasında Semih, Orkun'un bacak arasından ağları gördü.
Neler kaçtı neler! Gol sonrası G.Saray sahne aldı. 20 dakika istisnasız Fener'i alanına hapsetti. Arda, Hakan Balta, Serkan, Nonda son vuruş becerisini gösteremedi. Dakikalar 25'i gösterdiğinde kaleci Orkun, Carlos'un füzesine müthiş hamle yaptı. Son dakikaya girerken Nonda sıfırdan zor pozisyonda kaleyi gördü, oysa ceza sahasına geriye çıkarsa boşta bekleyen Arda-Barış ikilisinden birisinin golü atması zor olmayacaktı. Zico uyumadı, 2. yarıya aksayan Uğur'u Vederson ile değiştirerek başladı. Yine 5 dakikalık bindirme Fener'e Deivid ile ikinci golü getirdi. Gol sonrası G.Saray sahasına yerleşen Fener'de sırasıyla Deivid, Semih ve Alex ile inanılmaz goller kaçırdılar. Fener bir anda 4 farkı yakalayabilirdi. Kalli ancak Deivid'in golünden sonra uyandı. Önce Ümit sonra da Hakan Şükür ve Mehmet Topal oyuna girdi. Alman geç kalan hamleleriyle Büyükşehir maçındaki gibi skoru değiştirebileceğini sandı. Ama karşıdaki rakip Fenerbahçe'ydi. Kalesine yaslanmadı aksine saldırdı. Sonunda derbiyi favori kazandı. Zaten maç öncesinde de kadro donanımı adına ibre Fener'den yanaydı. Fırsatçı kazandı, adalet tecelli etti. Köy ortadaydı klavuza gerek yoktu.