Bugün takımınız kazansa ne olur, kaybetse ne olur? Uzaya ilk çıkan Türk astronot olabilir misiniz? Yoksa, AIDS'in kesin tedavisini bulan ilk doktor mu olursunuz? Türkiye'de lösemi ile savaşan yüz binlerce çocuğumuzun hayatlarını geri getirebilir misiniz? Güneydoğu'da aslanlar gibi mücadele eden 20'nin baharındaki gençlerimizin annelerinin yüreğindeki tasayı durdurabilir misiniz? Belki de Avrupa Birliği'ne 2010'dan önce girişimizi sağlayacak müthiş formülü üretirsiniz, kim bilir? Ya da ozon deliğini kapama ihalesini artık size verirler... "Öyle bir ihale de var mı?" diye soruyor musunuz! Bu galibiyetle belki de Emin Çölaşan ustayı Vakit gazetesinde yazı yazmaya ikna edersiniz. Olmaz mı yani? Rusya'da kışların ılık ve yağışlı geçmesini sağlayabilirsiniz. Olur mu olur! Sezen Aksu, artık sizden aldığı bestelerle kaset çıkarmaya başlar. Fena mı olur yani? Hıncal Uluç usta, tam 1 ay boyunca kimseyi eleştirmeden, böceklerin cinsel hayatı üzerine yazı yazar... Yazamaz mı? Olmaz mı bunlar? Olmayabilir elbette. Peki sen kazanan takımın taraftarı, neden kazandığın halde, kaybeden taraftarı bir köşede sıkıştırıp dövmeyi düşünüyorsun? Ya sen kaybeden takımın taraftarı, neden sahada takımının aldığı mağlubiyetin acısını, kaşkolundan anladığın rakip takım taraftarının kafasında sopa kırarak almaya çalışıyorsun? Neden unutuyorsun bunun eğlence olduğunu? 90 dakika sürdüğünü ve sonunda bitip, yeni bir 90 dakika öncesi dönemin başladığını... Bundan sonra, senin mezarında kemiklerin bile kalmadığında bile bu maçlardan daha yüzlercesinin yapılacağını... Kazanmak ya da kaybetmenin hiçbir şeyi değiştirmediğini... Kazananın adının zerre kadar önemi yok benim için. Eğlenmeye gidiyorum ben o stada. Eline sopa alıp gelenlere de şu yazıdan başka yazacak hiçbir silahım yok... Peki onlar bu yazıyı okuyup da doğruyu bulup yola gelecekler diye mi düşünüyorum? Protokol tribünlerindekilerin bile karşılaşmalar yüzünden birbirini gırtlakladığı bu ortamda bu kadar SAF değilim elbet. Sadece evladıma ''Merak etme, en azından baban bu işin zevkini çıkaracak 3-5 kişi ile maçlara gidiyor, onları etkileyebiliyor'' diyebiliyorum. Çok azınlıkta kaldığımızı bilmeme rağmen...