Yapma hocam! Gökhan Zan yine sakat, İbrahim Toraman yine cezalı oldukları için şu kritik haftalarda Beşiktaş'ı yine yalnız bıraktılar! Toraman, üstelik ikinci kaptan. Yani takımda artı sorumluluk taşıyor. Yani örnek olması gereken kişi. Ama Toraman hırçın mı hırçın, sinirli mi sinirli. Saha içi tartışmalarda arkadaşlarını yatıştıracağına ortalığı karıştıran, hırçınlaştıkça kendini kaybeden o. Ve bu hırçınlığından "kartsız" maçı pek olmuyor. Öteki stoperler Senegalli Diatta, milli maçtan yorgun ve sakat döndü. İbrahim Kaş da milli maç gazisi... OFTAŞ karşılaşması için köşe-bucak stoper arayan teknik direktör Ertuğrul Sağlam, sıkıntı çektiği bu günlerde, savunmanın her noktasında başarıyla oynayabilen Mustafa Doğan gibi bir kaliteyi kovduğuna pişmanlık duymuş mudur bilmem ama böyle bir stoperi hiçbir teknik direktör asla kapının önüne koymaz. Sağlam, koydu işte! Ve şimdi 7-8 futbolcu daha ocak ayında kovulmayı bekliyor. Kovulacaklarını medyaya açıklayan da teknik direktör Ertuğrul Sağlam ile menajer Sinan Engin. Ama hayret ikisi de OFTAŞ maçı sonrasında 'U' dönüşü yaptı! Sağlam, "7-8 futbolcu göndereceğiz demedim, verim alamadık dedim" dedi. Oysa 20 Kasım'daki basın toplantısında aynen şöyle demişti: "Büyük Beşiktaş'ın, büyük hedeflerine katkıda bulunmayacak arkadaşlar bundan sonraki dönemde bizimle beraber olmayacaklar." Yani kabak, yine, "aptal, geri zekalı" konumuna getirilen medyanın başında patladı! Ahh hocam, oldu mu şimdi? Bu son açıklamanla huzur, moral motivasyonu bozulan takımı bugünkü Marsilya maçı öncesinde toparlamazsa, medyaya vurmayacaktın! Kaldı ki Beşiktaş, Marsilya'yı bu oyunuyla değil, taraftarının yine 132 desibellik desteğiyle yenebilir... O da belki... Ertuğrul Sağlam yanlışlarını görmezse Beşiktaş'ı da, kendini de bitirir...