150 milyon dolar lazım Çarşı, Sivas maçında tepkisini az da olsa koymaya çalıştı ama Beşiktaş'ın duayenleri, muhalefetinden ses çıkmıyor. Bu kadar sahipsiz mi Beşiktaş? Yıldırım Demirören'in kulüpten kayıtlı, senetli, 40 milyon dolar alacağı var. 'Ben Beşiktaş'ın başına geliyorum' diyen, evvela bu 40 milyon doları Demirören'e ödeyecek. Daha kulübe iğne koymadan. Ondan sonra Beşiktaş kulübünün, 100 milyon dolar civarında olduğu söylenen borcu var, onu yüklenecek, ondan sonra da bu takımın kadrosunu yeniden kurmak için bir 50 milyon dolar daha harcayacak. Neresinden bakarsan bak 150-200 milyon dolarlık bir bütçeye sahip olması lazım, 'Muhalifim' diyen adamın. Yıldırım Demirören, kulübü rehin almış, kendisine ve diğer finans kurumlarına olan borçlanmayla. Bu nedenle Yıldırım Demirören kendi istemezse gitmez. Onun için 'Ne olur Beşiktaş bilemiyorum' diyorum.
YOLUN SONU KARANLIK _Ortada gerçekten kötü bir mali tablo var ama Beşiktaş'ın da sözü dinlenecek Süleyman Seba, Serdar Bilgili, Hasan Arat, Firket Orman, Nevzat Demir gibi önemli isimleri var. Ne yapacaksın susmayıp. Hadi ben Serdar Bilgili'yim, hadi ben Hasan Arat'ım. Daha işe başlarken, 200 milyon doları cebine koyman mümkün mü?
_En azından yol gösterici olmaları gerekmiyor mu? Herkes yolun karanlık olduğunu, çıkmaz olduğunu biliyor. Yol gösterecek olana 'Gel' diyecekler. 'Gel' denildiğinde gelecek halin var mı; yok. Bu nedenle Beşiktaş çıkmazda. Nasıl çıkar bilmiyorum! Benim güvendiğim kurum, Beşiktaş'ın Çarşı'sıydı. Çarşı, Yıldırım Demirören ve Sinan Engin'i çekilmeye mahkum eder, mecbur eder, o zaman çekilirler ve çözüm bulunur. Ama Çarşı da çıt yok.