Teşekkürler AB Parlementosu'nda Türkiye'nin karnesinin yeterli bulunmadığı bir dönemde bu yıl Fenerbahçe'nin UEFA karnesi fevkalade başarılı gidiyor. Futboldaki kredi notumuz da bu sayede açıkçası yükseliyor. Rakip PSV'nin komşusu Lüksemburg'- lu hakem bu maça atandığında hepimiz korkmuştuk. Ama uzun süredir eleştirdiğim Zico bu tehlikeyi sezmiş, ona göre bir kadro ve oyun planıyla sahada yer almıştı. Hepimizi mahcup eden taktiğiyle de Fener'i zafere taşıdı. Teşekkürler hoca. Lütfen bizi böyle mahcup etmeye devam et. Divan Kurulu'nda sevgili başkan Yıldırım, "PSV'yi ve CSKA'yı yeneriz. Çünkü ekonomik olarak denk bütçelere sahibiz'' derken sanki maçın kehanetini 10 gün önceden camiaya ilan ediyordu. Başkan 9 senelik emeğinin en lezzetli gecesini dün akşam sen de yaşadın, bize de yaşattın, sağolasın. PSV karşısında Gökhan, Yasin, Colin ve Semih gibi çaylak oyuncularla yarı rezerve takım gibi sahada olunsa da bu futbolcuların ne kadar doğru oyuncular olduğu artık anlaşıldı. Bizim gördüklerimizi umarım Norveç maçı için Fatih hoca da görmüştür. Deniz, Aurelio, Vederson ve Volkan'ın yanında onları kadroya rahatlıkla dahil edebilir. Bu takım Milli Takımımızın iskeleti olacak görüntü sergiliyor. Colin ve Semih'le kazanılan goller sonunda Fenerbahçe gururla devreyi kapattı. Ve hiç de susmayan, örnek ve de mükemmel taraftarının alkışlarıyla soyunma odasına gitti. Enerjisi sıfırlanmış ampül gibi kalan Philips'in temsilcisi PSV belli ki böyle bir Fenerbahçe beklemediği için doğru dürüst pozisyon bile bulamadı.
Eskiden özenirdik Geçmişteki yıllarda Avrupalı rakiplerle oynarken hep özenirdik. Şu oyuncuları keşke biz transfer etsek derdik. Dün baktım da PSV'de böyle bir oyuncuyu göremedim. Umuyorum ki Hollandalılar da Fenerli futbolcuları bu duygularla seyretmişlerdir. İkinci devrede Fener'in üstünlüğü ve kaçan golleri vardı. Alex'in sakatlanmasıyla 70'te Ali Bilgin, son 15 dakikada da Kazım yorulunca Appiah ve Önder oyuna katılıp hoca tarafından onurlandırıldılar. Maç esnasında bir dostumdan gelen telefon mesajı duygularımızı ifade ediyordu. "BJK'nin acısını unutturdunuz. Ben de Fenerbahçeliyim bu gece. Sizi kutluyorum" diyordu. Daha fazla söze gerek var mı?