Şeref'iyle oynadı Hakkı'yla kazandı Beşiktaş yönetimine "Şehitlerin isimlerinin formalara yazılması" önerisini yapmış, ardından da duyarsızlıktan yakınmıştım ya, fena halde yanılmışım. Üç gün önce yönetimin ağır toplarından, eski meslektaşımız Numan Ceyhan aradı. Önerinin çok beğenildiğini ama zaman darlığı ve isimlerin çok olmasına kadar bir çok nedenden dolayı gerçekleştiremediklerini söyledi. Ardından da Liverpool maçında, Beşiktaş'ın bu konuda ne kadar duyarlı olduğunu tüm dünyaya göstereceklerini söyledi. Gösterdiler. Gerçekten müthişti Liverpool maçında tribünler. Sadece pankartlar ve saygı duruşu değil. Maç boyunca unutulmaz bir şov vardı. Aştılar... Yok artık Çarşı dedirttiler... Bu işi onlardan daha iyi yapacak olan yok, bunu bir kez daha kanıtladılar. Liverpolllular başta, İngiliz futbolseverlerin dün kendi internet sitelerine yazdıkları "Taraftar dediğin böyle olur, biz niye böyle bağıramıyoruz.." yorumlar her şeyi anlatıyor aslında. Tribünde yer alan her Beşiktaşlı maç boyunca gırtlağını yırtarcasına haykırdı. Tüm diğer Ermeni vatandaşlarımız gibi kalbi Türkiye sevgisiyle çarpan Alen'in sahaya inip verdiği asker selamı ABD Kongresi'ne giden anlamlı bir mesajdı aynı zamanda. "Bir gece ansızın gelebiliriz!" pankartı, Barzani ve Talabani'nin uykularının kaçması gerektiğini bir kez daha hatırlattı tüm dünyaya. Futbol hayattır diyoruz ya, Beşiktaş- Liverpool maçı bunun kanıtıydı. Her şey vardı 90 dakikalık tribün şovunda. Futbolcular da çok olumlu etkilendiler bu ortamdan. Kendilerine "Yapabilirsiniz ve yapmalısınız" diyenlere kulak verdiler. Ondan sonra yürekler serildi çimler üzerine... Bu zafer Beşiktaş'ı nereye götürür bilinmez, belki de hiçbir yere götürmez ama inanın bana bunun çok önemi yok. Böyle bir günde, böyle bir zafere ihtiyacımız vardı. Beşiktaş bunu başardı. İşte bu çok önemli... "Peki nasıl başardı?" diyen varsa bu satırlar onlar için... Beşiktaş tribünlerinde yıllardır asılı duran, Şeref bey ve Hakkı Yeten'e atıfta bulunan pankartta şöyle yazar: Şeref'inizle oynayıp, Hakkı'nızla kazanın! Beşiktaşlı futbolcular bir kez daha tarihin derinliklerine inen o pankartın gereğini yaptılar. Hikayenin özeti de budur aslında...