Utanmadan soruyorlar Önceki maçlarda eleştirilmesine karşın Moldova karşısında Hakan Şükür bu defa yokluğu sorgulandı. Benim medyamda öyle eleştiriler yapıyor ki Fatih de bunlara bakıp gülüyor, geçiyor. Ben de gülüp geçerim. Şimdi utanmadan "Hakan Şükür niye yoktu?" diye soruyorlar. Hakan Şükür'ü silen sizsiniz. Sizin baskınız yüzünden, Kalli oynatamaz oldu, sizin baskınız yüzünden Fatih Terim de oynatamaz oldu. Birinci maçta Moldova'yı tek başına ezmiş adam, Hakan Şükür... Hiçbir şey olmazsa manevi baskısı var. Moldovalılar, "Birinci maçta bu adam bizim dibimizi oydu, buna önlem alalım" diyecek. 'Hakan Şükür'e önlem almak' demek yanında kim oynuyorsa, Gökhan mı, Ümit mi, Necati mi, kimse onun 'Önünün açılması' demek!
AYKUT DAHA GÜVENİLİR Benim geri zekâlı medyam, bazı adamları, nihayet farkına vardılar: Hakan Şükür sahada dökülse de işe yarıyor. Çünkü Hakan Şükür başkalarına gol yolları açıyor. Hakan Şükür rakip savunmada en az iki adam meşgul ediyor ve de yaptığı çapraz koşularla o iki adamı alakasız yerlere çektiği için öbür tarafa gol koridorları açıyor. Kafa ile indirdiği toplarla, yakın mesafeden verdiği topuk pasları, ayak pasları, verkaçlarıyla, kısa mesafedeki adamlara asistler yapıyor. Bunların hiçbiri farkında değil, kör. Vay efendim 3 metreden topu nasıl atamadı. Gökhan niye atamadı? İki Gökhan birer tane, kaleciyle karşı karşıya dışarı vurdular topları! Olur bunlar ama öyle bir yüreklerine işlemiş ki Hakan nefreti, Hakan öfkesi, Hakan kini, çeşitli nedenlerle... Hakan bütün bu golleri kaçırmasına rağmen, Türkiye liglerinin gol kralı, Avrupa maçlarının gol kralı, milli takımın gol kralı. Bu kadar gol kaçırıp da, gol kralı oluyorsan, senin ne kadar çok pozisyona girdiğini, bu da senin futbol zekanı gösterir. Bir de etrafına hazırladığı imkanlara bak. Hakan bulunmaz Bursa kumaşı. Sen bu adamı moralman öldürmüşsün, Fatih Terim takıma koymaya cesaret edememiş bu yüzden ve Türkiye iki şey kaybetmiş. 1- Baskı yapacak bir santrfor. 2- Lider. Hakan bir lider. Hakan, Galatasaray'ın Gerets tarafından bitirildiği anda Hasan Şaş ile el ele verip Galatasaray'ı şampiyon yapan adam.
TÜRKİYE'NİN HOCASISIN Öbür lider vasıflı adam kadroda bile yok. Kadroya girmeyen, 18'e dahi girmeyen Tümer'den mucize bekleyen Fatih Terim, Sion maçını çevirme gücünü ortaya koyan Hasan Şaş'ı kadroya çağırmıyor. Niye? Hasan Şaş'a da nefret dolu da ondan. Milli takım hocasının böyle şeylere hakkı var mı? 'Ben Tümer'i severim ölüsünü çağırırım. Hasan Şaş peygamber olsa çağırmam, çünkü onu sevmem.' Böyle bir şey yok. Hasan Şaş çok büyük yanlışlar da yapmış olabilir, sen Hasan Şaş'ın hocası değilsin, tüm Türkiye'nin hocasısın, ay-yıldızın hocasısın. Hasan Şaş işine yarıyorsa kullanacaksın, medyaya kol sokan Emre'yi oynatmayı biliyorsun, şike yapan Gökdeniz'i oynatmayı biliyorsun, Hasan Şaş ne yaptı sana? Her şeyin bittiği anda oyunu çevirebilecek kaç tane adam var Türkiye'de zaten? Öfkelerinle, duygularınla, takıntılarınla takım yönetmeye başlamışsan, 'Çok büyük zaaflar içine düşmüşsün' demektir, ben Fatih Terim'in bu zaaflarını biliyorum ve çok üzülüyorum. Fatih benim sadece inandığım iki hocadan biri değil, iyi de bir aile dostum. En sevdiğim insanlardan bir tanesi. Bakma takışırız, kavga ederiz, ben ona sallarım, o bana sallar ama dostluğumuz şaşmaz. Yıkılmaz bir dostluğumuz var.