"İkisine de para cezası verilebilirdi. Ama Kalli faturayı direkt Galatasaray'a kesti".
Öğlen saatlerinde bütün TV'ler alt yazı geçmeye başladı: 'Lincoln ve Hakan Şükür kadro dışı.' Bu nasıl bir iştir diye düşündüm. Böylesi önemli bir maç öncesi, hangi akla hizmet bu iki oyuncu kadro dışı bırakılmıştı. Sonra gerekçeleri öğrendik. Hakan'ın kızı evdeki tamircilerden korkmuş, geceyi babasıyla geçirmek için kampa gitmiş. Lincoln'ün ise Brezilya'dan
iki kuzeni gelmiş, onlarla kampta 3-5 saat geçirmiş. Kalli, kampta yok. Belli ki Adnan Sezgin de yok. Birileri olanları Kalli'ye yetiştirmiş ve sabah kahvaltısında Feldkamp bütün futbolcuların yüzüne bu kararı açıklamış. Şimdi bu aslında Lincoln ve Hakan'a verilen ceza değil. Bu, Galatasaray Spor Kulübü'ne verilmiş bir ceza. Hakan ile Lincoln'e ceza vermek istiyorsanız, para cezası kesersiniz. Profesyonele verilecek ceza budur. Aslında bu iki olayda da ceza filan verilmez, hoşgörüyle karşılanır. Ama eğer illa suçlu arıyorsanız, kampın düzeninden sorumlu olan Adnan Sezgin'e keseceksiniz cezayı. Çünkü Futbol A.Ş. müdürü o. Herhangi bir kurumda yanlış bir iş oldu mu, fatura o kurumun başına kesilir.
Sion maçı için unutulmalı Maça gelince... Galatasaray'da bütün yük Arda'nın sırtındaydı. Geçtiğimiz perşembe günü antrenmanlara başlayan Arda, üzerine düşenden fazlasını yaptı doğrusu. Hele birkaç kez dar alanda topu öylesine kurtardı ve arkadaşlarına pas verdi ki görülmeye değerdi. Kalli sol kanatta Volkan'ın önünde Hakan Balta'yı oynattı. Özellikle ilk yarıda Beşiktaş bu kanattan sık geldi. Aslında Hakan'ın sol bek, Volkan'ın da önünde oynaması gerekirdi. Nonda ne kadar iyi bir transfer olduğunu bir kez daha kanıtladı. Ümit Karan iyi bir gününde olsaydı Galatasaray çok daha fazla pozisyona girerdi. Savunmada Uğur ve Song kusursuzdu. Servet de hata yapmayarak oynadı. Beşiktaş'a gelince... Ertuğrul Sağlam'ın sahaya sürdüğü 11'i anlamak mümkün değil. Lincoln'ün olmadığını bile bile neden çift ön liberoyla çıktı, niçin Delgado ile başlamadı anlaşılır gibi değil. Sağlam, yatsın kalksın Kalli'ye dua etsin. Eğer Lincoln oynasaydı sonuç çok farklı olabilirdi. Beşiktaş'ın hem orta saha, hem de savunması maç boyunca aksayıp durdu. Galatasaray'ın önünde Sion maçı var ve bu maçı mutlaka kazanmak zorunda. Dilerim, hem Lincoln hem Hakan Şükür dünkü tatsızlıkları unutur ve Sion karşısında Galatasaray'ı galibiyete taşırlar.
Servisi