Fener markadır Bu defans dörtlüsü ilk kez bir arada oynuyordu, doğru. Takımın "ter"i gitmiş, "İN"i kalmıştı, bu da doğru. Ama bu bir marka idi. Maçın başında Zanetti ve Stankovic'in olduğu sağ kanatlarından zor ekmek çıkacağını anlayan Fenerbahçe, ilk 10 dakikada ikisi Önder ile dışarı olmakla beraber 3 kez sağdan geliyor ve Deivid atacağı golün sinyalini veriyordu. Fenerbahçe başlarda topa daha çok sahip oluyor ama bunu yana ve geriye oynayarak elde ettiğinden rakam anlamsız kalıyordu. "Şutları soldan, ortaları sağdan üretelim" ilk 25 dakikanın özetiydi ama 25. dakikada soldan yapılan iki orta kısalan İnter savunmasına karşı ki kanadın da kullanılması gerektiğini gösteriyordu. İtalya'da 45 dakikada kalesine zor 3-4 orta yapılan İnter'e bunun 3 katını yapan Fenerbahçe, sadece orta alanda kaptırdığı topları 8-10 saniye içinde Volkan'ın kalesine getiren Zlatan ve Souza'nın bireysel yeteneklerinden korkuyordu. Bu sezonki oyun yapısında baskı kurmak yerine geriye çekilip, hızlı adamlarla atağa çıkma felsefesini benimseyen İnter'e Fenerbahçe yükleniyor, sonunda da Alex'in muhteşem çalımı ve ortasında "ceza alanı içerisinde kalabalık adamın rakibi oyalama" felsefesinden yararlanarak Deivid ile muhteşem bir gol atıyordu.
Taraftar bekiyordu Rollerin, Fenerbahçe'nin arkaya yaslanması ile değiştiği ikinci yarıda yedi net gol pozisyonu bulan sarı-lacivertliler adeta İnter'e, savunma yaparken de nasıl gol pozisyonu bulacağının dersini veriyordu. 60. dakikada Figo ile 4-3-1-2'ye dönen İnter'e cevap olarak Zico tam zamanında Kezman-Semih değişikliğiyle cevap veriyordu. "X" bir Anadolu takımının Fener markası ile oynarken süper motivasyonu dünya markası İnter karşısında aynı konumda hisseden Fenerbahçeliler "Bir maçlık motivasyon" olmamasını dilediğim psikolojik güç ile standart üstü bir oyun oynuyordu. "Kimin sabrı varsa dünya onundur" der bir İtalyan atasözü. Bu sabırla bugünü bekleyen Fenerbahçe taraftarı için mükemmel bir özdeyiş oluyor, bana da herkesin merak ettiği şu cevabı vererek yazıyı bitirmek düşüyordu: "İnter kötü olduğu için değil, Fener iyi olduğu için kazandı."