Yanlış oyun! Beşiktaş'ın, Marsilya hüsranını önceden bilmek, görmek için müneccim, futbol uleması olmaya gerek yok! Perşembenin gelişi, çarşambadan belliydi. Şöyle: 1- Başta "oyunun lideri" olması umuduyla bakılan Ricardinho olmak üzere savunma, yan ve geri pas illetinden kurtulamadığı gibi, teknik patron Ertuğrul Sağlam, bu yanlışa engel olamıyor ya da olmuyor! 2- Yine savunma, topu çabuk oyuna sokmadığı için hücuma ağır kalkılıyor, tempo düşük oluyor. 3- Gereksiz çalımlar, ayakta çok top tutmalar; oyunun hızının çok düşük olmasına yol açıyor. 4- Bloklar arasında büyük boşluklar oluyor. Bu yüzden hücuma çabuk çıkılamıyor, pozisyonlar üretilemiyor. Ligde gol sayısı 4! Aslında Beşiktaş'ın kadrosu zengin. Kaliteli futbolculardan kurulu. "Peki un, şeker, yağ varsa neden helva yapılamıyor?" diye sorarsanız, yanıtı basit. Bir örnek:
Akort iyi yapılmalı Ertuğrul Sağlam, zorluk derecesi yüksek (son örnek Marsilya) maçlarda Ricardinho ile Delgado'yu birlikte oynattı. Ya da ikisi arasında yanlış tercih yaptı. Hangisinin, hangi maçta direksiyonun başına geçeceğini dengeleyemiyor. Kasımpaşa maçında Delgado'yu oynatmazken daha sert, zorlu Gaziantepspor ve Marsilya maçlarında "narin" olan ikisini birden oynattı. Ricardinho'nun kapanan savunmaları delip, geçme becerisi yok. Delgado'nun var, ama sürekliliği yok. Sağlam'ın, iki futbolcunun yeteneklerinden yararlanması için akordu iyi yapması şart! Futbolda başarı bilgi, beceri, yetenek, deneyim ister. Elbette başarısızlıklar, hakem hataları da olacaktır. Olduğu zaman da sayın başkan Yıldırım Demirören gibi "yumruğumuzu indirirsek kimse yerinden kalkamaz. Gerekirse sahaya çıkmayız!" türünden kabadayı lafları söylenmemeli. İstersen çıkma sahaya, bak ne olur. Futbol yumrukla değil ayakla oynanır. İyi oynarsan kazanırsın, oynayamazsan ya da hata yaparsan liginde 15'nci sıradaki Marsilya'ya "mars" olursun.