HEPiMiZ EMRE'YiZ Ellerinde kalemleri vardır. Zerre kadar araştırma yapmadan, 90 dakika bir maçını seyretmeden, takım ve futbolcu psikoloji hakkında bir gram bilgileri olmadan, hakaret ederek durmadan yazanlar, onlar 5 milyon lira vermeden maça girerler, bir kere bile takım ürünü almazlar, kombine kartlara öcü gibi bakarlar ama maçta futbolcusunun hem de anasına iyi dileklerini sunarlar onlar.. Yönetim kurulu toplantılarında tek fikir üretmezler, takıma para verme denince ceplerinde akrep bulurlar, her türlü kötü transferi yaparlar ama maç çıkışı herkesin önünde hakeme bir fiili livata yapmadığını bırakanlar, onlar. Milletin meclisine benim oyumla duhul olurlar, hakem konusunda ayarlamalara girerler, federasyon başkanını tehdit ederler, istediğini yapmayana haritadan yer beğendirirler, oturumlarda sorunları çözerler ama yumruklarla, onlar. Federasyona seçilirler, çalışanları hep "burun farkı" ile seçerler, "Benden olana canım feda, karşı durana kazığım da caba" derler, sözde yönetirler, özde oyarlar, onlar. Türkiye'nin en büyük gazetelerinin en önemli yazarlarıdırlar, sataşırlar birbirlerine, önce "dönek, küçük pire yavrusu, farklı cinsel tercihli" gibi naif tanımlamalarla birbirlerine girer, sonra sokakta sıkıştırınca nasıl marizine kayacağını anlatırlar da, anlatırlar onlar. Protokol tribününde otururlar, rakip yöneticinin sevinmesine önce laf atarlar, o da kesmez devlet erkanının önünde kafa atarlar, onlar. Mübarek günde ramazan pidesi satan fırının önünde kuyruğa girmek yerine aradan kaynamaya çalışan, itiraz edeni tehdit eden onlar. Kim mi bunlar? Emre'ler işte! İçimizdeki Emre'ler. Her biri yanı başınızda, farklı kimlikle, farklı kesimlerde, farklı sosyal ve ekonomik yapılarda ama hepsi Emre'ler. İtalyan değil onlar, İspanyol hiç değil, Alman zaten değil, onlar bizden birileri, içimizden, Emre'nin çıktığı toplumdan, örnek aldığı aynı zamanda. '...MUNUN ÇOCUĞU KÜLTÜRÜ'nün ürünleriyiz biz. Altı manen yeterince doldurulmamış maddi kazanımlarımızın gücüyle, eğitilmeden sorumsuzca saldıranız biz. Fikirlerimizin çatıştığı anda şiddeti sözel ya da aksiyonel kullanmaya alışmışız. Yıllarca her birimizin işine geldiğinde yaptığı şeyi Emre alanen yapınca aslan kesildi bizim terbiye ve namus meraklıları. Bırakın Allah aşkına! İddia ediyorum; buna karşı çıkan bireylerin % 99'u Emre'nin yerinde olsa aynı şeyi yapardı. Neden bu sahtekârlık o zaman? Siz örnek bir insan mısınız ki Emre'yi ayıplıyorsunuz? O da içimizden çıkmadı mı? Emre'nin cezası, böyle bir adamın Milli Takım'dan uzaklaştırılması ise aynı işi yapan gazetecileri de uzaklaştırın o zaman, milletvekilinin dokunulmazlığını kaldırın, yöneticinin yönetim kurulu üyeliğini iptal edin, seyirciyi stada sokmayın, federasyon üyesini kapısından içeri sokmayın. Dürüst olun, unutmayın, hepimiz aslında Emre'yiz. Emre'nin yaptığı kesinlikle ahlak dışı, değil tasvip etmek, TV'lerde tekrar yayınlanmasına bile tahammül edemedim o davranışın. Acı ama yapma meraklısıyız biz. Sadece neden Emre olduğumuzu araştırın, ona üzülün, onun çaresini bulun. O kadar