Zico'nun inadı Fenerbahçe geçen sezon şampiyon olmasına rağmen kolay maçlarda müthiş puanlar kaybetmişti. Küme düşen Antalya, Sakarya, Kayseri Erciyes ile Rize gibi zayıf takımları yenememişti. Bu sezon tablo yine aynı. Önce İstanbul Belediye şimdi de Oftaş. İkinci Lig'den gelen iki takım karşısında 5 puan kaybedildi. Bu arada problem şu; Zico kesinlikle belirli bir kalıbın dışına çıkamıyor. 2-0 önde de olsa 3-0 geride de olsa Oftaş'la da oynasa Milan'la da maç yapsa diziliş hep aynı. Bu tek forvetli düzen, derbiler ve Avrupa'da işliyor ama diğer maçlarda olmuyor. Ama Zico bir türlü buna müdahale etmeyi düşünmüyor. Bunu anlamak mümkün değil. Daum zamanında geriye düşüldüğünde bek çıkarır, santrfor koyar, üç forvete döner, bir şeyler yapardı. Zico orta saha çıkarıyor, orta saha alıyor. Sağ açık çıkarıyor, sağ açık alıyor. Oyunun skoru ve gidişatı ile sanki hiç ilgisi yok. Eğer bu inadından vazgeçmezse bu sefer rakipler de geçen seneki kadar puan kaybetmeyebilir ve yarıştan erken kopulabilir.
En iyisi Selçuk'tu Sahaya çıkan kadronun orta saha dörtlüsü Anderlecht maçına göre tamamen farklıydı. Selçuk sahadaki 22 kişinin içerisinde en iyisiydi. Ama geri kalan Uğur, Kemal, Colin üçlüsü sahanın en kötüleriydi. Orta sahanın bu kadar kötü olması takımın geneline de yansıdı. Fenerbahçe'nin elinde orta sahanın ortasında iki kişilik yer için 4 tane çok iyi adam var; Aurelio, Appiah, Deniz ve Selçuk. Fakat kanatlarda görev alan isimler son derece yetersiz. Tümer, Deivid ve Colin bu bölgenin oyuncuları değil. Uğur Boral'ın yeri belki orası. Ama onun da iki sezondur performansı berbat. Fenerbahçe'nin ihtiyacı olan santrforu almadan transferi kapatması takım adına son derece olumsuz. Ama daha da kötüsü Zico'nun mevcut kadro içinden seçtiği isimler ve maç farkı gözetmeksizin uygulattığı anlayış.