Fenerbahçe
Galatasaray  
Beşiktaş  
Trabzonspor  
Süper Lig  
2. & 3. Ligler  
Aktüel  
Yazarlar  
Fikstür  
SMS Paketi  
Ana Sayfa  
Arşiv  
     
Sayısal loto
Spor toto
Şans topu
Klas bir adam

Leverkusen'li Schneider'e gelen sert kroşe, yaptığı tahriklerin sonucu idi aslında. Kroşenin sahibi olan futbolcu kupa maçında son dakikada oyundan atılıyor ve 5 maç ceza alıyordu. Zaten onun için en büyük eleştiri de "kolay provoke" edildiği şeklindeydi. Rolf Rüsmann, Schalke'nin eski ünlü bir futbolcusu idi ve NRW TV'deki KICK-OFF programında "Onunla yola çıkılmaz. Yetenekli ama disiplinsiz olduğundan sürekli iyi performans almak mümkün değildir" diyordu. Bu kroşenin sahibi, sürekliliği olmadığı iddia edilen adam LİNCOLN'dü. Sanırım 2001 yazı idi. Alman doktor arkadaşım sinirli bir sesle arıyordu beni. "Bu yöneticiler beni deli edecek" diyor ve ekliyordu.
"Sforza gibi bir adamı, Bayern'e satıyorlar ve yerine de Lincoln diye bir Brezilyalı alıyorlarmış. Nerden çıktı bu Lincoln? O benim bildiğim Amerikan eski başkanı değil mi Gürkan?"

Müthiş bir başlangıç
Sforza 2 yıl boyunca doktor arkadaşımın takımı Kaiserslautern'i uçurmuş ve o yıllarda Almanya'nın en iyi orta saha adamı olarak kabul edilmişti. Ama o sezon Klinsmann ile beraber Bayern'e imza atmıştı. Arkasından gelen Lincoln'ü de kimse tanımıyor ve kolay kabullenemiyordu. Fakat Lincoln müthiş bir başlangıç yaptı. Benim için en önemlisi attığı 11 golün 9'unu deplasmanda atması idi. G.Saray'ın deplasmanda neler çektiğini bildiğimden bu aklıma gelmişti hemen. Benim adıma tek şansızlık sanırım 2002'nin kışı idi. H. Berlin-Kaisarslautern maçını seyretmeye gitmiştim bir konferansım olduğu için. Maçın 20. dakikası falandı, sakatlandı çıktı. Maçın sonunda da o sezon hiç yemedikleri şekilde 5 yediler zaten. Ancak 3. yılında "Sakatlığım var, tedavi olacağım" diye izin almadan gittiği Brezilya'dan aldığı raporu kulüp kabul etmeyip, onu daha sonraki maçlarda oynatmayınca ipleri kopardı ve Schalke'ye geldi. Bu dönemde inatçı ve "dediğim dedik" kimliği ön plana çıkıyordu.

İlk sezon başarılıydı
Schalke'de ilk sezonunda çok başarılı idi. Tek problemi oynadığı 9 Avrupa kupası maçında, üstelik rakipler de çok zayıf olmasına rağmen sadece tek gol atabilmesi idi. Ancak geçen yıl 12 Avrupa kupası maçında 2'si Fener'e olmak üzere 6 gol atıp bu sıkıntısını gideriyor ama bu kez de ligdeki gol sayısı 5'e düşüyordu. Bu, Lincoln'ün bana göre tek eksisi idi. Belli dönemlerde, belli bir yarışmaya ağırlık veriyor, diğer tarafı biraz daha az önemsiyordu. Bu sezon ise bence Almanya'daki en kötü sezonunu geçirdi. İki defa 4-5 maçlık sakatlık araları verdi. Mainz ve Wolfsburg gibi düşme potasındaki takımlar dışında kimseye gol atamadı. Ama yine de, Schalke'nin bu sezon "en uzun süre arda arda gol yemeyen takımı" ve "en az maçta gol yiyen takım" olmasında, onun orta sahada, Alex De Souza'ya göre daha çok koşmasının etkisi vardı.

310 dakikada 1 asist
Bu sezon 6 asist yaptı. Takımının toplam asistlerinin yüzde 11'ine denk geliyordu bu. Diego'da bu oran yüzde 19. Trabzon'un beğenmeyip gönderdiği Marcelinho'da yüzde 27. Bochum'da oynayan Boşnak Misimoviç'te ise yüzde 22 idi. Yani takımın asist yükünü sırtlamada bu sene birçok oyuncunun altında kalmıştı Lincoln. Başka bir açıdan baktığımızda oynadığı her 310 dakikada bir asist yapabilmişti Brezilyalı. Ama gene de geçen yıl ancak 630 dakikada bir asist yapabilen bu oyuncu için asist anlamında bir gelişme idi bu. Asist ve gol rakamları onun yukarda sözünü ettiğim "iki zor işi bir arada yapamama" özelliğini bir kez daha ortaya koyuyordu. Ya gol atıyordu bir sezon da ya da asist. İkisi bir arada pek olmuyordu. Attığı 4 golün, 3'ün de ceza alanı içinden yapıyordu vuruşlarını. Ama W. Bremen'li Diego'nun 13'te 12 olan ceza sahası içi gol sayısını hatırlayınca bu rakam da biraz aşağıda kalıyordu.

Çok yönlü birisi
G.Saray onu alır ve 2 forvetle oynarsa yine 4-3-1-2'ye dönecek. Bu da orta alandaki 3 adamın çok koşması anlamına gelecek. Çünkü Lincoln ile 4-4-2 oynama şansları olmaz. Bu nedenle solda Arda, sağda Sabri ama orta alanın ortasına da Mehmet Aurelio tipinde bir adam bulurlarsa rahat ederler. Yoksa maçları 4-3 falan biter. Narin, Tanrı vergisi bir yeteneğe sahip, oyunu dikine oynayan, savunma arkasına pas atmaya bayılan bir oyuncu o. Juninho ve Diego kadar iyi değil. Bu sezon çok da etkili olamadı belki ama benim için "klas bir adam." Sözün özü: Lincoln ile G.Saray, orta alanın ortası ve kenarları güçlü olursa 75 golün üzerine çıkar Ama başının ağrıyacağı dönemleri de yaşar.



YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Ne istatistiği?   / 27-05-2007
 Aldım çuvaldızı elime!   / 25-05-2007
 Özel bir adam   / 22-05-2007
 Sudan sebepler   / 20-05-2007
 Gelecek sezon 4-4-2'nin olacak   / 18-05-2007
 Ak sütü kadar   / 14-05-2007
 Komplocular kabız oldu   / 11-05-2007
 "Tarpon durdu"   / 06-05-2007
 Sağduyuya çağrı   / 04-05-2007
 Spor bakanı   / 30-04-2007


 
 

Fenerbahçe | Galatasaray | Beşiktaş | Trabzonspor | Süper Lig | 2 & 3 Ligler | Aktüel | Yazarlar | Sayısal loto | Süper toto | Şans topu | Künye | Ana Sayfa

Fotomaç Servisi

Copyright © 2003, 2007 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu

En iyi transfer Alex
Son maçta taraftarların ilgisinden...
Geliyorum
İlk kez konuşan 73 yaşındaki yaşlı...
Yuvan seni özledi
Beşiktaş Başkanı Yıldırım...
Rota Brozek
Transfer için Polonya' da bulunan...