Eserinizle övünün Bazen kendimle çelişiyorum. Beşiktaş'ı beğenmememe rağmen Bursa'da kazanırlar ya da berabere kalırlar diye düşünüyordum. Mağlup olacakları hiç aklımdan geçmiyordu. Tabii Galatasaray için Beşiktaş'ın kaybetmesi inanılmaz bir şanstı. Ama bu şansı kullanamadılar. Kendimi Özhan Canaydın'ın yerine koydum, bir tuhaf oldum. Başkanın yüzü bir türlü gülmedi. Bu kadar eleştiri alırken şu maç ona ilaç gibi gelecekti. Bütün moraller düzelecekti. Lig ikinciliği bütün bir sezondaki kötü günleri unutturacaktı. Ama Galatasaraylı futbolcular bunu beceremediler. Aslında becerememelerini çok normal karşılıyorum. Mondragon, Song, Tomas, golü atan Ümit dışında, Necati ve Hakan'ı da ayırırsam diğer oyuncuların büyük bir kısmı Galatasaray'ın futbolcusu değiller. Takımı güçlendirmek için alınan yabancılar dışarı alınıyor. İliç'in yerine de katkı yapsın diye Ferhat giriyor. Gerisini siz düşünün. O Ferhat ki yaşıtı Gürhan'dan daracık yerde önce bir tarafından, sonra diğer tarafından çalımı yedi ve golün adeta hazırlayıcısı oldu.
Gereğini yapmalısınız! Dilimde söyleye söyleye tüy kalmadı; bu çocuklar çok gençler, asla Galatasaray'ın futbolcusu değiller, kapasiteleri bu kadar. Böyle kolay bir yılda yapılan yanlış transferler ve farklı bir yöneticilik modeli ne yazık ki bugünleri yaşattı. Koca Galatasaray takımı iki dakikayı geçiremiyor. Her gelen topu dan dun şeklinde uzaklaştırıyor. Duvara çarpar gibi toplar tekrar geri geliyor. Topun düştüğü her yerde Sivassporlu oyuncular var. Bir ara 'Sivas fazla oyuncuyla mı oynuyor' dedim. Yazık! Gerçekten yazık! Bu takımı bu hale getirenler, bir şekilde bunun hesabını vermek durumundalar. Şimdi yine birileri çıkıp hikaye anlatacakl. Başarısızlıklarını örtbas etmek için çeşitli senaryolar üretecekler. Ama artık kimse bunları yemiyor. Başarısızsınız arkadaş!