Güvenilir kaleci yok Tolga'nın veliaht olacak hali yok. Onda ben bir yetenek göremiyorum. Volkan ise jön rollerini sever hale gelmiş Şu anda milli takım formasını kime giydirirseniz giydirin defanstaki adamın, arkasındaki adama hiç güveni yok
Rüştü, Trabzonspor'un kalecisini övüp "Veliahtım Tolga" dedi. Fenerbahçe'de yedek kalan Volkan, milli takımda kaleye geçecek. Sizin görüşünüz nedir? Şu anda gördügüm Tolga'nın veliaht olacak hali yok. Yani Rüştü, Tolga'da ne gördü bilemiyorum. Ziya Doğan'ı gene kutlamak lazım, yerli kalecide ısrar ettiği için. Çünkü büyük takımlarımız içinde yerli kalecide ısrar eden bir Fenerbahçe var. Gerçi Jefferson iyi bir kaleci değil. Yani Ziya Doğan iyi bir yabancı kaleciyi kenarda bırakıp, Tolga'yı oynatmıyor. Kötü bir kalecisi var. O zaman hiç olmazsa yerlisini oynatayım diyor. Ama şu ana kadar ben Tolga'da yetenek ışığı görmedim.
Özellikle yediği gollere bakıyorum, hemen hemen Trabzon'un yediği bütün gollerde Tolga'nın hatası var.
VOLKAN DÜŞÜŞTE Volkan'da müthiş bir gerileme var. Yani magazin medyasının bana söylediklerine bakarsak eğer, gece hayatı, o böyle yakışıklı erkek, jön rollerinde dolaşmayı sever hale gelmiş. O zaman kopuyorsun futboldan. Yani İstanbul'a gelen bütün Anadolu çocuklarının başına gelen dert budur. Birden bire kendilerini şeyde buluyorlar. Aslan gibi delikanlılar, etrafları dolu, ceplerinde de bol para var, spor yaptıkları için fizik olarak da iyiler. Yani bir kadının bir erkekte arayacağı ne varsa, yakışıklı, paralı ve güçlü... Bütün İstanbul'un boşları peşlerinde. Bunlara 'hayır' demesi zor, genç bir adam olarak. Tahmin ediyorum Volkan kendini bu işlere fazla kaptırmış. Bundan sonra dönüş olur mu, olmaz mı bilemiyorum.
KALECİLİK NANKÖR Rüştü'den bu yana Türkiye'de istikrarlı, güvenilir bir kaleci yok ki O Rüştü'ye de zamanında Fenerbahçe'nin ve milli takımın da güvenmediğini biliyoruz, hatırlıyoruz, maçlardaki hallerden, tavırlardan. Nankör bir yer kalecilik. Yani 10 tane gol kaçırırsın, kaleci bir hatalı gol yer, kaleci ilan edilir mağlubiyet sebebi olarak, golü kaçıranlar değil. Bu klasik, Dünyanın her yerinde böyle, bize has bir şey de değil. Onun için Fatih hocanın Anadolu'da taramalar yapması, kendi kalecisini kendisinin bulması lazım. Biz tabii her maçı izleyemeyiz. Böyle bir imkanımız yok. Ama izlediğimiz maçlarda gözümüze çarpan mesala Orkun iyi gibi göründü ama bir maçta mı iyi oynadı, yoksa her maçta mı iyi oynuyor bilemiyorum. Ama Fatih hocanın iyi bir kaleci izleyicisi bulması ve adı duyulan kalecilerin her maçını izlemesi ve şu anda Türkiye'de milli takımın kalesini koruyacak çapta, güvenilir bir adam yok derken bunu söylemek istedim. Kalecinin en önemli şeyi güvenilir olması. Bunu bana yıllar önce Beton Mustafa vardı Milli Takım'ın as oyuncularından. Çok da iyi ahbabımdı. O zaman iki büyük kalecimiz vardı. Bir tanesi Turgay Şeren, bir tanesi de Özcan. Özcan olağanüstü supleksi olan bir kaleciydi. Müthiş uçuşlar yapan. Takma adı biraz da o yüzden "Uçan Manda"ydı. İri yapılı, rakip yani rakip santrforlar onu fizikman da ezemezler. 90'lardan topu çıkarırdı. Bir gün Mustafa'yla oturuyoruz dedim ki Beton'a "Hangisini istersin kalede, siz savunma oyuncusu olarak özellikle?" "Turgay Şeren tartışılmaz" dedi. Niye?" dedim. "Hıncal önemli olan kalecinin kurtardığı gol değil. Önemli olan önünde oynayan savunma adamına verdiği güven. Biz arkamızda Turgay olduğu zaman, aman hata yaparsak, aman topu kaptırırsak, zerre kadar endişe etmiyoruz. Ben biliyorum ki adam beni geçerse arkamızda bir dev var. Turgay'ı da geçmesi lazım. Başka bir kaleci bize bu duyguyu vermedi" dedi. Şimdi orda ben kalecinin en büyük vasfının, önünde oynayan futbolculara güven vermek olduğunu öğrendim. Turgay'dan bu yana da bir daha 'ben arkamdaki kaleciye güveniyorum' lafını duymadım. Vardır belki ama ben duymadım. Bir tarihte Beşiktaş'ın kaptanı Rıza gelmişti. Biz o zaman Gelişimspor'u çıkarıyoruz. Şöyle dedi Rıza, "Hıncal abi bir takım her maçta iyi oynamaz. Bir maçta da kaleci kurtarmalı. Bizi hiç kaleci kurtarmıyor" dedi.
SİMO MAÇ KURTARDI Gözümün önüne Simoviç'in kurtardığı maçlar geldi Galatasaray'a. Avrupa'da Mustafa Denizli yönetiminde harika maçlar oynarken, takımın oynamadığı maçlarda da Simoviç vardı. Onu dedi Rıza, "Simo'ya bak, kaç maçını kurtardı Galatasaray'ın. Bana bir tane söylesene Hıncal abi Beşiktaş'ın kalecisi tarafından kurtarılmış maçı." Bu da aynı kapıya çıkıyor: Güven. Şu anda Türkiye'de milli takımın formasını kime giydirirseniz giydirin öndeki adamın, arkasındaki adama güveni yok. Orada kim olursa olsun farketmez... Volkan, Tolga... Seyircinin var mı? Senin var mı? Ben şu kaleciyle çıksam takım kötü de oynasa bile oyunu kurtarır diyebileceğin bir isim var mı?
Servisi
