Aklından bile geçirme! Beşiktaş, Ankara'da ya "uçacak", ya da yere çakılacaktı. Birinci gerçekleştiğine göre, Tigana ve yardımcıları ile yöneticilerin, şimdi bir araya gelip "şapkalarını" öne koyma zamanıdır... Şahsen ben yönetici olsam, "böyle sahada futbol oynanmaz" savunmasını bir tarafa bırakıp, Tigana'yı çok "ciddi" şekilde sorgularım. Nedenine gelince... Tigana, en kritik deplasman maçında Beşiktaş'ı "kobay" olarak kullanıp, "kumar" oynadı. Beşiktaş, "maceraperest" hocası ile Ankara'da oynanabilecek "en kötü" sistemle sahaya yayıldı. Koray, ön libero... Önünde Delgado ve Ricardinho... İleride Burak, Nobre, Bobo... Yani, "üçlü" forvet..
Bu, Beşiktaş'ın sezon başından bu yana, hem de en kritik virajda "ilk kez" denediği bir sistemdi. Biz tribünde, sistemin daha ilk çeyrek biterken bırakın pozisyon bulmayı, Beşiktaş'a şut bile attıramayacağını kesin olarak kavradık. Nitekim 65'inci dakikaya kadar A.Gücü kalecisi Serkan Kırıntılı, hayatının en rahat maçını oynadı. Ne zaman ki Serdar oyuna girdi ve sistem "eski" şekline döndü, Beşiktaş rakip sahaya yerleşmeyi başardı. Son 25 dakikaya sıkışan bu değişiklik Bobo'yu, Rico'yu, "durgun star" Delgado'yu kendine getirdi. Koray, rahatladı. A.Gücü'nün hava toplarından bunalan savunma, rahat nefes almaya başladı. Sonuçta kaleyi bulan "tek şutla" Beşiktaş hayata döndü... Tigana, bir daha böyle "komik" bir "hamle" yapar mı? Tekrar niyetlenirse, yönetimde futboldan anlayanların ve yardımcılarının ortak tavrı "aklından bile geçirme" olmalı. Neden? Fikstür ne kadar zor olursa olsun, Beşiktaş'ın ciddi bir "zirve" şansı var. Dağa tırmanırken, geri adım atılmaz!