Trakya kepengleri indirdi Her hafta, yazılarıma başlarken İngilizce bir deyimi hatırlarım: Don't look so blue! Try to be optimistic! Anlamı şu: O kadar karamsar bakma! Biraz iyimser ol! Gazetelerdeki tenkit üstatlarını zevkle okuyorum, ben o yüzdelik dilimde yer almayı beceremeyen şu bir elin parmakları kadar sayıdaki iyimser gruba dahilim. Ne yapayım, bu işin acemisi olunca işe iyimserlikle başlamak istiyorum. Bakarsınız, ileride ben de o grubun bir üyesi olurum, bilemiyorum. Bu hafta, Avrupa'ya en yakın, profesyonelliğe en uzak bölgemizi, güzel Trakya'yı yazmak, bir reklam arası kadar onlara yer vermek, içimdeki karamsarlığı dışa vurmak istedim. Kırkpınar da olmasa "Acaba spor demek yasak mı?" diye düşüneceğim. Geçmişte Edirnespor, Tekirdağspor, Kırklarelispor, Babaeskispor, Lüleburgazspor, Uzunköprü, Malkaraspor, Hayraboluspor ve Çerkezköy'le temsil edilen bölge, şimdi tek kalan temsilcisi Çorluspor'la avunuyor ama onun durumu da çok kötü; 3. Lig'de son sıralarda. Bu kulüplerimizin borç içinde ve paraları olmadığı için buralarda olduğuna inanmam. Maliye Bakanı, bölgenin en etkili insanı. Sayın Kemal Unakıtan çok uzakta değil. Sizleri o güzel tebessümüyle boş göndermez; gidin yanına!