UEFA kuralları uygulanmıyor Beşiktaş'ın önde gelen isimlerinin seçim öncesi Yıldırım Demirören'e destek vermesini nasıl karşılıyorsunuz? Fatih Altaylı geçtiğimiz günlerde çok güzel bir yazı yazdı. O kadar borç içindeki kulüpler, yeni birinin çıkıp, 'ben talibim' demesi çok zor. Beşiktaş borcu en büyük kulüp. Bu borcu yapan Yıldırım Demirören, bu borçtan kurtarması gereken de o. Başka kimse bu taşın altına elini koymaz. Niye koysun? Yıldırım Demirören gelsin, 'kendi şovunu yapacağım' diye kulübü milyon dolar borcun altına soksun, çeksin gitsin. Öbürü gelsin 'bu parayı ödeyeceğim' diye yıkılsın. Güçlü yönetimin ne olduğu da ortaya çıktı. "Murat Aksu ben yokum" demiş. Niye "Murat Aksu yokum" diyor. Murat Aksu, "Güçlü yönetim" derken sportif olarak kast etmiş. Yıldırım Demirören'in güçlü yönetimden anladığı para olarak. "Ben sportif olarak idare ederim, yönetim kuruluna da para verecek adamları toplarım" demiş. Murat da bunu kabul etmeyince, "Ben o zaman çalışmıyorum" demiş. Şimdi de bir takım paralı enayiler bulacaklar. Hiçbir şeye karışmayıp, paraları ödeyecekler Beşiktaş'a. Yıldırım Demirören yeni şovlar yapacak, ya da eski borçları kapatacak falan filan Beşiktaş'taki tablo bu. _Bu şartlarda kurulmuş bir yönetim, Beşiktaş'ın sorunlarına çare olabilir mi? Bundan hiçbir sonuç çıkmaz. Bu borçlar böyle devam ettiği sürece bir sonuç çıkmaz. Bu borçlar da artarak devam ediyor. Çünkü Türkiye'de güçlü bir futbol federasyonu yok. UEFA kuralları uygulanmıyor. Bu kadar borcu olan kulüplerin Süper Lig'de ve Avrupa'da oynamaya hakkı yok artık. Kulüp lisansı sistemini getirip, bu kulüplerin lisans almaya hakkı var mı, yok mu UEFA kriterlerine göre bir baksalar göreceksiniz Türkiye'de kaç tane kulüp ayakta kalır. Mesele budur. Türkiye'de geliyorsun kulübü istediğin kadar borca sokuyorsun. Kongrede 'kabul edenler etmeyenler.' Eller kalkıyor ve 'ibra edilmiştir' deniliyor ve sorumluluğun bitiyor. Şapkanı alıp gidiyorsun, arkandan ödenmeyecek milyonlarca dolar borç bırakarak. Ne cezası var, ne tanzimi var, ne şusu, ne busu var. Onun için de herkes 'benden sonrası tufan' diyerek bol keseden sallıyor. Bazıları bilerek yapıyorlar. 'Ben bu parayı karşılarım ama benden başkası karşılayamaz.' Binaenaleyh 'Bu borç, burada olduğu sürece kimse bana rakip olmasın.' SADECE İSİMLERİ VAR _Yıllarca Galatasaray için terk döken Bülent Korkmaz, Kayseri Erciyes'in başına geçti. Teknik direktör olarak geleceğini nasıl görüyorsunuz? Bakacağız... Hırçın bir futbolcudan, soğukkanlı bir teknik direktör olacak mı, olmayacak mı bakacağız. Bülent hakkında konuşmak için erken. Ben onu insan olarak çok severim, Galatasaraylı olarak da çok severim. Galatasaray'ın ona yaptığı ihanete de fevkalade üzülmüşümdür. Futbola başladığı günden itibaren, sonuna kadar Galatasaray'da kalan, Galatasaray'la Türkiye'nin yaşadığı en büyük başarıları yaşayan, bir adama, bir veda etmeyi bilemedi Özhan Canaydın yönetimi. Çok başarılı olmasını istiyorum ben Bülent'in
_Kulüpler son dönemde genç teknik adamları tercih ediyor. Bu durum Türk futboluna nasıl yansır? Güzel bir şey. 40 kapıdan dönmüş, kaşarlanmışlar, tükenmişlerle uğraşmak yerine, ben her zaman yeniliklerden yana olmuşumdur. Oradan kovul oraya git, oradan kovul oraya git. Türkiye'de 10 tane antrenör var, çalmadık kapı bırakmadılar. Yani Türkiye 10 tane antrenörle mi dönecek? Günahtır. Bunlardan birinde bir şey olsa bugüne kadar kendisini gösterirdi. Adları var efsane gibi. Ne yaptın bugüne kadar arkadaş: Hiç. Habire oradan ayrıl, oraya git. Bir sürü yeni adam var, onları denersin. Çok yürekli bir karar bu. Bu kararları alan yönetimleri de kutluyorum.