Karanlıktan aydınlığa Rico Paşa ile Delgado birlikte oynar mı tartışmaları yeniden başlayabilir. Tigana dün, sessizliğe bürünen İnönü'ye tangocu ve sambacıyı birlikte çıkardı. Sanırım amacı rakip kale önünde usta ayakların hazırlayacağı toplarla Bobo ve Nobre'yi buluşturmaktı. Amaca ulaşıldı ama amaca giden yolda Delgado ve Ricardinho'dan çok İbrahim Üzülmez'in katkısı vardı. İlk yarıda birbirinden güzel 5 orta yaptı Üzülmez, üstelik ortaları yapmak için ileri çıktığında geri dönmekte de gecikmedi. Mükemmel oynadı. Her zaman top alamadığı için savunduğumuz Nobre dünkü maçta böyle bir mazeretin arkasına saklanamaz. Çok net pozisyonlarda topla buluştu fakat zor olanı yapıp golleri kaçırdı. A.Gücü haklı olarak öncelikle beraberliği hedefliyordu. Bu hedefe ulaşmanın kestirme yolu olarak da sert savunmayı tercih etmişlerdi. Emre ve Sedat başta olmak üzere Nobre, Bobo, Delgado ve Ricardinho'ya sert müdahale yaparak rakiplerini etkisiz hale getirdiler. Delgado ve Ricardinho'nun ayaklarına top bekleyip hareketsiz kalmaları Beşiktaş'ı orta alanda etkisiz bırakırken, Tigana, Arjantinliyi ortaya ekip, Ali Tandoğan'ı sahaya sürmek gibi bir tedbiri düşünmedi.
Tigana aynen! Tigana hep yaptığı gibi 2. yarıya aynı takımla başladı. Devrenin başında Baki'nin hatası A.Gücü'ne skor üstünlüğünü getirmediyse bunda her şeyden önce şansın rolü vardı. Bu posisyon sonrası şoku çabuk atlatan Beşiktaş, Bobo ve Nobre ile iki net gol şansını daha kullanamadı. Kaçan goller için beceriksizliğin yanına şanssızlığı da eklemek şart. Çünkü şanssızlık dışında açıklanamayacak şekilde kaçan goller de vardı. Beşiktaş'ın yanında olmayan şans Ceyhun'un getirdiği topta A.Gücü'ne güldü. Tam anlamıyla atamayana atarlar misali oldu bu gol. Ardından Demirlek önündeki pozisyonu seyrederken yardımcısının uyarısıyla penaltıyı 'lütfen' de olsa verince tabela eşitlendi. Sonra sessizliğin yanına bir de karanlık eklendi İnönü'de. Sezonun en çok pozisyonu bulduğu maçta Beşiktaş'ı karanlıktan aydınlığa Delgado çıkardı. Geçen yıl gruptan son anda çıkıp kupayı alan Beşiktaş için bakalım tarih tekerrür edecek mi?